Her yıl ilk yarı biterken önceki yıla ait çok önemli veriler açıklanır. Bunlardan birisi Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) ‘En Büyük 1000 ihracatçı Şirketi’ ve diğeri de İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) ‘500 Büyük Sanayi Kuruluşu’ araştırmasıdır.

Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB) şirketleri, bu araştırmaların sonucunda yayınlanan listelere abone gibidir. Türkiye iş dünyasının zor ve sıkıntılı geçirdiği 2015 yılında 20 şirketimiz en büyükler arasına girmeyi başardı. Önceki yılın listesinde de ÇOSB’den 20 şirket vardı. 23 firmamız da en büyük ihracatçı şirketlerimiz arasında yerini aldı.

Türkiye’nin en modern üretim üslerinden birisi olan ÇOSB’nin sunduğu benzersiz çalışma ortamında huzur içinde iş yapan firmalarımızın bu başarısının durmadan artacağına eminim.

Sanayi sektörünün kahramanlarının genel olarak çektikleri sıkıntıları aşmaları halinde, ÇOSB’den Büyükler Ligi’nde oynayacak daha çok sayıda katılımcımız olacaktır.

İşte bu noktada İstanbul Sanayi Odası Başkanı, sevgili dostum Erdal Bahçıvan’ın vurguladığı sanayinin güçlenmesinin önündeki engellere ben de dikkat çekmek isterim:

“Sanayicinin bin bir emekle oluşturduğu faaliyet karının büyük kısmı finansman giderine gidiyor. Sanayici elde ettiği 44 milyar TL’lik karın 28 milyarını, yani yüzde 63’ünü finansman gideri olarak kaybediyor. Türkiye’yi dünyadan farklı kılan, borçluluk oranları değil, borçlanmanın maliyeti. Türkiye’deki finans sisteminin bu şekilde yürümesi imkansız. Sanayici bu finansman yükü ile mücadele ederken bankalar da mutlu değil. Böyle bir modelle sanayinin çarklarının sağlıklı olarak dönmesi çok kolay görünmüyor.”

Sanayicinin durumunu en net biçimde ortaya koyan bu sözlere eklenecek birkaç satır daha var:

“Kısa vadeli borçların toplam borçlara oranı dünyada yüzde 25 iken İSO 500’de yüzde 39. Dünya bu borçları yatırımlara, teknolojiye kullanıyor. Bizde ise stok ağırlıklı işletme sermayesine gidiyor.”

Hükümet yetkililerinin, endüstri kuruluşlarımızın bu yaşamsal sorunlarının her düzeyde farkında olduğunu yaptığımız temaslardan biliyoruz. İlk konuşmasına ‘üretim’ diyerek başlayan bir Başbakanımız ve ileri üretim, 4. Sanayi devrimi için tüm personelini teyakkuza geçirmiş bir Sanayi Bakanımız var.

Yani hepimiz büyük üretim koşusundaki hızlanmaya kendimizi ayarlamışız. Yakın işbirliği içinde, birlikte yürürsek, önümüzdeki yıllarda önceki yıllara göre şaşırtıcı sıçramalar yapacağımıza inanıyorum.

Tüm sanayici kardeşlerime sağlık ve bol kazanç temenni ediyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106