Öne Çıkanlar Sao Paulo Hababam Sınıfı ÇOSB Temiz enerji ÇOSB Mesleki ve Teknik Lisesi rol model oldu

Tekirdağ’lı sanayiciler, nükleer tedarikçiliği konusunda bilgilendirildi

GİRAY DUDA  

Tekirdağlı Sanayiciler, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Projeler Daire Başkanı Necati Yamaç ve Akkuyu NGS AŞ’nin Rus yetkilileri ile Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde buluşarak Türkiye’nin en büyük enerji projesine tedarikçi olma olanaklarını konuştular.

Tekirdağ Sanayiciler Derneği (TEKSANDER) Nükleer Enerji Komisyonu, il sanayicilerinin Türkiye’de yapılacak iki nükleer santrallerin bazı ihtiyaçlarının Tekirdağ’lı Sanayiciler tarafından karşılanmasını sağlayabilmek amacıyla yaptığı çalışmalara bir yenisini ekledi. Tekirdağlı sanayiciler, Akkuyu’da kurulacak nükleer santrala yönelik olarak ne gibi üretimde bulunabilecekleri konusunda uzmanlarla çok yönlü bilgi alışverişinde bulundular. 

Tekirdağ Sanayiciler Derneği (TEKSANDER), Tekirdağ Bilim Teknoloji ve Sanayi İl Müdürlüğü, Namık Kemal Üniversitesi Teknopark A.Ş, Trakya Kalkınma Ajansı ve KOSGEB Tekirdağ Hizmet Merkezi Müdürlüğü ile birlikte düzenlenen organizasyon 3 gün sürdü.

10 FİRMAYI ZİYARET ETTİLER

Organizasyona Enerji Bakanlığı Nükleer Projeler Daire Başkanı Necati Yamaç, Bakanlık uzmanları H. İbrahim Dalaslan ve Hakan Hatipoğlu, Akkuyu NGS A.Ş.’nin Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Oleg Titov, Satın Alma Direktörü Mikhail Mashinistov ve Satınalma Metodolojisi ve İhale Birim Müdürü Valeriy Lobovich konuk olarak katıldılar.

Konuklar, Çerkezköy OSB, Karaağaç OSB, Velimeşe OSB, Türkgücü OSB, Ergene-1 OSB ve Muratlı OSB’deki Hema Endüstri, Vastaş Valf Armatür Sanayi, Elkon Makine, Asos Mekatronik Otomasyon Sanayi, Vatan Kablo, Termo Isı Sistemleri, Kurtul Makine, Öztek Tekstil, İncircioğlu Vantilatör ve Adalı Makine Sanayi tesislerini ziyaret ederek yöneticilerle görüşmelerde bulundular.

AKIN : BİRDEN FAZLA NÜKLEER SANTRAL YAPILACAK

18 Eylül Perşembe günü ÇOSB’de yapılan Bilgilendirme Toplantısı’nda ilk olarak konuşan TEKSANDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Eşref Akın derneğin kuruluş amaçları ve çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Akın, Nükleer Güç Santrali tedarikçiliği kapsamında Tekirdağ’da iş yapma potansiyeline sahip sanayi kuruluşlarını Akkuyu NGS şirketi yetkililerine gezdirerek Sanayicilerimizin potansiyellerini yerinde göstermek istediklerini ifade ederek “Sanayicilerimizin de bu süreçte tedarikçi olarak yer almalarını istiyoruz. Ülkemiz başta olmak üzere yurt dışında yapılması planlanan pek çok Nükleer Enerji Santrali var. Bu projelerde tedarikçi olabilecek sanayicilerimizi ortaya çıkarmak suretiyle ülkemizin nitelikli sanayini geçiş sürecine katkıda bulunmak istiyoruz” dedi.



Eşref Akın konuşmasında sanayi odası kuruluşu çalışmalarına da değindi:

Malumunuz üzere Tekirdağ sanayicilerini bir çatı altına toplamak için 2 yıl kadar önce Çerkezköy OSB öncülüğünde OSB’lerimiz ve 20 kadar sanayici arkadaşımız ile Tekirdağ Sanayi odasını kurmak için çalışmalara başladık. Binden fazla sanayicimizden imza toplayarak yasal başvuru sürecimizi başlattık. Süreç devam ederken yakın bir zamanda kurulması için gerekli izinlerin verileceğini beklediğimiz odamızın altyapısını hazırlamak için Tekirdağ Sanayiciler Derneği’ni kurduk. İlimizdeki tüm sanayicilerimizi üye yaparak, alacağımız bilgiler doğrultusunda sektörel meslek komitelerimizi oluşturmaya çalışıyoruz.”

ÖZYILDIRIM: TEKİRDAĞ SANAYİCİSİ KENDİSİNİ KANITLADI

TEKSANDER Nükleer Enerji Komisyonu Başkanı Cem Özyıldırım, aylardan bu yana nükleer santrallarla ilgili yoğun çalışma içinde olduklarını söyledi.  TEKSANDER bünyesinde Nükleer Enerji Komisyonu oluşturduklarını ve yol haritası hazırladıklarını söyleyen Özyıldırım “Tekirdağ sanayisi Türkiye’de önder konumlar içinde varlığını ispatladı. Komisyon olarak Nükleer Enerji Santrallerinde ihtiyaç duyulacak makine, ekipman, elektrik aksamları ve mühendislik hizmetlerinin bazılarının Tekirdağ ilimizde faaliyet gösteren sanayicilerimiz tarafından üretilebileceğini göstermeyi ve sanayicilerimizle bazı işleri talip olarak almayı, bu sayede de nükleer teknolojiye uygun ürünler üretmeyi hedefledik” şeklinde konuştu.

Özyıldırım, toplantının amacının yalnızca ülkemizde yapılacak olan santrallere malzeme ya da ekipman üretmek olmadığını ifade etti. 27-31 Ekim’de Rusya’ya bir Nükleer Santralda inceleme yapmak amacıyla sanayicilerle birlikte gezi düzenleyeceklerini dile getiren Özyıldırım, ayrıca Rusya’da 3 gün boyunca katılacakları ATOMEX fuarında, tedarikçi firmaları ve de ürünlerini de görme imkanı bularak komisyonun çalışmaları pekiştireceğini ifade etti.

İKİLİ GÖRÜŞMELER YAPMAK İSTİYORUZ

Cem Özyıldırım, “bugün yapacağımız ortak çalışmadaki hedefimiz sadece ülkemizde yapılacak nükleer enerji santrallerine malzeme, parça, alet ve ekipman üretmek değil, bunları özellikle Rusya ve uluslararası ortaklıklarla yapacağımız birliktelikle Dünya Pazarına yaymayı düşünüyoruz. 27 – 31 Ekim 2014 tarihlerinde Rusya’ya yapacağımız Nükleer Santral gezisi, Trakya sanayicilerine ayrı bir bakış açısı sağlayacak ve 3 gün boyunca katılacağımız fuarda bizim çalışmalarımızı pekiştirecektir. Buradaki hedefimiz, Rusya’daki nükleer santral ekipman sağlayıcılarıyla proje, know how ve tasarım konularında karşılıklı görüşmeler yapmak, ayrıca onlara Türkiye’de yapılacak projede maliyet avantajı sağlamaktır. Akkuyu NGS yetkililerinden, fuarda bizlere ikili B2B görüşmeler sağlamalarını rica ediyoruz” dedi.



ARA MALINDA SANAYİMİZ GÜÇLÜ

Tekirdağ Vali Yardımcısı Mahmut Yıldırım da Türkiye’nin çok yüksek teknolojileri ihtiva eden sanayisinin olmadığını belirterek “Tedarik anlamında, ara malı üreten çok güçlü bir sanayimiz olduğu da bir gerçek” dedi. 

Yıldırım, Tekirdağ sanayisinin savunma sanayiinde önemli mesafe aldığını da belirterek “Türkiye'nin kalkınması gibi büyük bir hayalimiz var. Enerji anlamında Çin'den sonra enerjiye en çok ihtiyaç duyan ülke haline geldik. Ama çok çalışmak gerekiyor” dedi. Nükleer Enerji'ye çok ihtiyaç olduğunu dile getiren Yıldırım, yerli kaynakları kullanarak bu enerji açığının ülkemizin imkanları ile karşılanması gerektiğini söyledi.

Yıldırım “Şunu rahatlıkla söyleyebiliyorum, Mercedes'e yedek parça yapabiliyorken Boeing'e yedek parça yapabiliyorken neden nükleer enerji santrallerine yedek parça yapamayalım. Biz idareciler ve kamu yöneticileri olarak bu projeleri yürütenlere destek olmalıyız” dedi.

YAMAÇ : TÜRKİYE ÇAPINDA BÜYÜK İLGİ VAR

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Projeler Daire Başkanı Necati Yamaç, Türkiye’nin çeşitli sanayi bölgesinde yaptıkları sanayici bilgilendirme toplantılarının büyük ilgi gördüğünü söyledi. Dünya çapında nükleer enerjinin durumunu ve Türkiye’deki nükleer enerji planlarını ayrıntılarıyla bir sunum eşliğinde anlatan Necati Yamaç, Nükleer Santraller konusunda çalışmak isteyen sanayicilerin sürekli ve yoğun bir çalışma yapmaları tavsiyesinde bulundu. Necati Yamaç, sanayicilere, ekim ayı içerisinde Fransa, Rusya ve Çek Cumhuriyetinde yapılacak olan yurtdışı nükleer fuarlarına katılma çağrısı yaptı.

Nükleer Projeler Daire Başkanı, Necati Yamaç, sanayicilere hitaben yaptığı konuşmada şunlara değindi:

“Nükleer santraller hepimiz için oldukça yeni bir konu. 2010 yılında Rusya Federasyonu ile Hükümetler arası anlaşmayı imzalayarak bu projeye başlamış olduk. İkinci projemiz de Sinop’ta kurulacak nükleer santral için 2013 yılında Japonya Hükümeti ile imzaladığımız Hükümetlerarası Anlaşma gereğince kurulacak.

Ancak Türkiye’nin nükleer santrallerle ilgili geçmişi çok eski. Yarım asra yakın bir geçmişi var ama bir türlü nükleer santral projelerine başlayamamışız. 2010 yılında bu proje ile ilgili somut adım atıldı. Nükleer santraller sadece elektrik üreten tesisler değildir. Bir çok boyutu vardır. Sanayi boyutu vardır, insan kaynakları ve teknoloji transferi boyutu vardır. Ben bugünkü konuşmamda nükleer santrallerin sanayi boyutuna değineceğim ama öncelikle Türkiye neden nükleer santrallere gerek duyuyor bunun açıklaması yapmamız gerekli.

NÜKLEER SANTRAL İNŞAATLARI SÜRÜYOR

Bu arada isterseniz dünyadaki nükleer santrallerin durumuna bir göz atalım. Dünyada şu anda işleyen 435 tane nükleer santral var. 72 santralin de inşaatı sürüyor. 2030 yılına kadar planlanan nükleer santral sayısı da 164. Akkuyu projesi bu sayının içinde yer alıyor.



Dünyadaki nükleer santrallerden ilginç olanlarına değineceğim. Fransa’nın 58 tane nükleer santrali var. Elektriğinin yüzde 75’ini nükleer santrallerden karşılıyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nde 104 tane nükleer santral var ve elektriğinin yüzde 19’unu nükleer santrallerden karşılıyor. Amerika 4 santralın daha inşaatına başladı.

Nükleer santrallerle ilgili bazı kesimlerin çevresel hassasiyetleri var. Biraz da bunlara değinelim. Londra, Paris ve Madrid’de nükleer santraller merkeze 50 ile 70 km uzaklıkta. Bunları seçmemizin nedeni turizm potansiyeli bakımından dünyanın ön sıralarında yer almaları. Fransa’da dünya tarihsel koruma listesinde yer alan ve bu nedenle turistik önemi büyük olan bir nehir üzerinde 14 tane nükleer santral var.

Yakınımızdaki ülkelerden Romanya, Bulgaristan ve Ermenistan’da da nükleer santraller var ve Ermenistan’daki santral bizim sınırımıza sadece 16 km uzaklıkta.

TARIM ÜLKELERİ NÜKLEER SANTRALI TERCİH ETMİŞ

Tarımın olumsuz etkileneceğini söyleyen kesimler, biliyorsunuz bundan böyle muz ihracatı yapamayacağımızı öne süren haberler yaptılar. Sonra bu haberleri yapanlar da onu yalanlamak zorunda kaldı.

Dünyada tarımsal üretimde önde gelen ilk sekiz ülkenin hepsinde nükleer santraller var. Neredeyse dünyadaki santrallerin yarısı tarımsal ülkelerde kurulu.



Ülkemiz için neden nükleer santral kurmak zorundayız. Bu tablo aslında bir çok şeyi özetliyor. Biz büyüyen bir ülkeyiz, nüfusumuz oldukça genç ve nüfus artış hızımız devam ediyor.

Ekonomimiz ortalama yüzde 5 büyüyor. Elektrik tüketim talebimiz yüzde 5 artıyor. Ayrıca 2023 hedeflerimiz var. İhracatımız, üretim ve milli gelir artıyor.

Petrolü, doğalgazı ithal ettiğimiz için her yıl 60 milyar dolar bunlara ödeme yapıyoruz. Cari açığın en büyük kısmı ithal enerjiden ileri geliyor.

Yenilenebilir enerji kaynaklarımızın tamamını kullansak 230 milyar kilovatsaatlık üretim yapabileceğiz. Ama 2023 yılında bizim elektrik tüketimimiz 500 milyar kilovatsaat olacak. Yani yenilenebilir enerji kaynaklarının tamamını kullansak ihtiyacın yarısına ulaşabiliyor. Ayrıca, bunların üretimleri meteorolojik koşullara bağlı olarak değişiklik gösteriyor. Bizim nükleer santrallere çok ihtiyacımız var.

Biz nükleer yolculuğumuza 1957 yılında Güney Kore ile birlikte çıktık. Güney Kore bugün Birleşik Arap Emirliklerine nükleer santral yapar hale geldi. Bizim ise henüz bir nükleer santralimiz olmadı. Güney Kore şu anda 21’inci nükleer santralini kurmuş durumda.

Eğer Akkuyu ve Sinop devrede olsaydı bugünkü enerji ihtiyacımız yüzde 32’sini karşılıyor olacaklardı. Bu çok önemli bir rakamdır.

DÖRT ÇEŞİT MALZEME GEREKİYOR

Olayın sanayi boyutuna gelecek olursak, nükleer santral malzemelerini önce sınıflara ayırmamız gerekiyor. Bunları, makine-ekipman, elektrik aksamı, enstrümantasyon ve kontrol ile inşaat olarak ayırabiliriz. Bizim bu dört sınıfta da üretim yeteneğimizi göstermemiz gerekir. Nükleer santral parçalarının güvenlik standartları yüksektir ve kontrolleri de çok sıkıdır.



Ekipmanlar ayrıca güvenlik açısından da dört sınıfa ayrılır. Herhangi bir sorun olduğunda dışarıya radyasyon, tehlike saçacak olan ekipmanlar birinci ve ikinci sınıf ekipmanlardır. Üçüncü ve dördüncü sınıf ekipmanlar çevreye zarar vermeyecek olan ekipmanlardır. Bizim sanayimizin nükleer tecrübesi olmadığı için üçüncü ve dördüncü sınıf ekipmanlarda tedarikçi olabileceğimizi düşünüyorum. Ancak bugün bir Türk firması çıkar ikinci sınıf ekipmanları üretebileceğini gösterir ve bunu sertifikalandırırsa, ikinci sınıf ekipmanları Türk firmalarının da karşılama olanağı olabilecektir.

8 MİLYAR DOLARLIK İŞ VAR

Maliyetlere baktığımızda inşaat ve montajın, toplamın yüzde 43’ünü oluşturduğunu görüyoruz. Ekipmanlar da bunların yüzde 36’sını oluşturuyor. Ekipman ve montaj işlerinin büyük kısmı Rusya tarafından karşılanacak. İnşaatın yüzde 25’i ve ekipmanın yüzde 7’si Türkiye ve diğer ülkelere açık olacaktır. Bu rakamlar kesinleşmiş değil tahmini rakamlardır. Biz üretim kabiliyetimizin ne kadar iyi olduğunu gösterirsek bu oranlar bizim lehimize yükselecektir.  

Herkese açık olacak inşaatın maliyeti 4.8 milyar dolardır. Ekipmanın 1.4 milyar doları da Türkiye ve diğer ülkelere açık olacaktır. Toplamda baktığımızda Türkiye ve diğer ülkelere açık olan harcama 8 milyar dolardır. Bunu Sinop için de düşündüğümüzde toplamda 16 milyar dolara ulaşmaktayız. Bu oldukça yüksek bir rakamdır. Kaldı ki biz daha başlangıç noktasındayız. Türkiye’de çok kabiliyetli firmalarımız var. Sadece eksik olan bu kabiliyetlerin dokümante edilmesi, sertifikalandırılmasıdır. Üçüncü ve dördüncü sınıf ekipmanlarda çok rahat tedarikçi olabiliriz. Elbette ki asıl hedefimiz daha da ileri gitmek olacaktır.

Bu rakamlar düşük gözükebilir. Ancak Güney Kore örneğine baktığımızda görüyoruz ki yüzde 8 ile 1978 yılında başlayan Güney Kore 1996 yılına geldiğinde yüzde 74’e çıkmış. Bugün Birleşik Arap Emirlikleri ile anlaşma imzaladı ve bu teknolojinin tamamına sahip oldu.

Toplam maliyetlerin yüzde 70’i Türkiye ve diğer ülkelere açıktır. Elektrikte yüzde 74, inşaat ekipmanlarında yüzde 100’e yakın kısım ve mekanik ekipmanların da yüzde 56’sı bize açıktır.

TİTOV: YERELLEŞTİRMEYE ÖNEM VERİYORUZ

AKKUYU NGS AŞ yetkilileri Oleg Titov, Mikhail Mashinistov ve Valeriy Lobovich de Türkiye’deki sanayicilerden nükleer santrallerin inşaatından kurulup işletilmesine kadar geçen aşamalarda neleri tedarik edeceklerini ve bunlarda hangi özellikleri aradıklarını anlattılar. Rus yetkililer, gezdikleri sanayi kuruluşlarının üretim kapasite ve yeteneklerinden etkilendiklerini söylediler. Şirketin Genel Müdür Yardımcısı Oleg Titov, sanayicilere hitaben şöyle konuştu:

“Ben önce Tekirdağ Sanayiciler Derneği yönetimine teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca Necati Yamaç beye ayrıntılı açıklamaları için teşekkür ediyorum. Bizim söyleyeceklerimizi anlattı. Biz yerel firmalarla ilgili çalışma grubu kurduk. Yerelleştirme çalışmalarında Enerji Bakanlığı’ndan çok ciddi destek görüyoruz. Çünkü bu iş çok zor bir iştir ve dikkat ister.



NÜKLEER KELİMESİ SANAYİCİYİ KORKUTUYOR

Çoğu zaman şirketimizi arayan Türk firmalar ‘biz hiç nükleer alanda çalışmadık’  diyorlar. Nükleer kelimesi onları korkutuyor. Nükleer santralin diğer termik santrallerden tek bir farkı var. Biz kazanda kömür ya da başka bir kaynak yerine barışçıl bir atom enerjisi kullanıyoruz. Tabii ki birinci ve ikinci güvenlik sınıfına giren, yani reaktör kısmında kullanılan ekipman özel sertifikasyon ve izinler altında üretiliyor. Geri kalan ekipmanların ise dünya çapında termik santrallerde kullanılan ekipmanlardan farkı yoktur. Öncelikle tecrübeye ihtiyaç var ve bunu biz ziyaret ettiğimiz firmalarda gördük. Bir de çok istekli olmak gerekiyor. Eğer ekipman, malzeme konusunda soracaklarınız varsa doğrudan bizim şirketimize başvuru yapın. Başka yerden alacağınız bilgiler yanlış olabilir. Bu bilgiler için de herhangi bir ödeme yapmanız gerekmez.

LİSTEYİ BÜYÜTMEYE ÇALIŞIYORUZ

Biz Türkiye’de Rusya’da tasarlanmış bir nükleer santrali kuracağız. Ancak Türkiye’deki ve diğer ülkelerdeki şirketler tarafından tedarik edileceklerin listesini genişletme çalışmalarımız sürüyor. Bizim için yerlileştirme çok önemlidir. Biz stratejik yatırımcı statüsü elde etmeye çalışıyoruz. Bunun için de yerli sanayicilerin desteğine ihtiyacımız var. Necati beyin bahsettiği 8 milyar dolar bize göre asgari tutar. Biz bu tutarı artırmaya çalışacağız. Şu anda türbinin belli aksamlarının bile Türkiye’de üretimini düşünüyoruz. Bu kolay değil ama çalışmalar sürüyor. Bizim projemizin finansmanı Rusya Federasyonu bütçesinden karşılanıyor. Bu nedenle satın almalarda belli kurallara uymak zorundayız. Bu kuralların Türkiye’ye uyumu da sonuçlandı. Ekim’in ortasında büyük bir konferans ile Türk tedarikçilere gerekli olan bilgileri açıklayacağız. Sizleri Moskova’ya bekliyoruz.”

STANDART VE SERTİFİKASYON SORUNUMUZ VAR

Oleg Titov’un konuşmasından sonra yeniden söz alan Necati Yamaç, “Standartlar ve sertifikasyonla ilgili bir sorumuz var. Sertifikasyon firma ve ürünle ilgili olmak üzere iki ayaklı. Birincisi firmanın o üretimi yapabilme sertifikasyonu. İkincisi o ürünün standarda uygun olup olmadığı. Bunu Türkiye’de yapabilecek bir kurum yok. Bununla ilgili boşluğu doldurmaya çalışıyoruz. Test ve muayene odalarımız da yok ve bununla ilgili de Ankara Sanayi Odası ile bir çalışmamız var. TÜBİTAK nükleer ile ilgili proje çağrısına çıkacak. Firmalarımız proje çağrısındaki özelliklere uygun üretim yapma ile ilgili teklifler verecekler. TÜBİTAK’ın bu proje çağrısı yapması için o ekipmanların hangi özellikte olduğunu da duyurması gerekiyor. Bunu hazırlama aşamasındayız. “ dedi.

RUS ŞİRKETLERLE İŞBİRLİĞİ YAPABİLİRSİNİZ

Daha sonra sanayiciler yetkililere çeşitli sorular yönelttiler. Bir sanayici, “Rus tedarikçilere baktığımızda çoğunluğunun devlet şirketi olduğunu görüyoruz. Onlarla birlikte çalışabilir miyiz, yoksa sadece devlet kuruluşları mı bunlarla çalışabiliyor.” diye sordu.  

Oleg Titov, bu soruya, “Nükleer santral kurulmasında ana şirket olan Rusatom, en büyük işbirliğini doğrudan Enerji Bakanlığı ile yapıyor. Rusya’da devlet şirketlerinin özel şirketlerle işbirliği yapmasının önünde bir sınırlama yoktur. Rusatom, özel şirketlerle işbirliğini genişletmek için dünya çapında iki şirket daha kurdu. Moskova’daki fuarda bu iki şirketin ve bizim şirketin de temsilcileri olacak. ARGE projeleriyle ilgili olarak oradaki şirketlerle çok rahat iletişime geçebilirsiniz. Gerekirse Akkuyu şirketi olarak bizden de destek alabilirsiniz. Çünkü biz baştan sona kadar orada olacağız. Size memnuniyetle yardımcı oluruz.” karşılığını verdi.

Toplantının Sonunda TEKSANDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Eşref Akın  tarafından Akkuyu NGS A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Oleg Titov’a, Tekirdağ Vali Yardımcısı Mahmut Yıldırım tarafından da Enerji Bakanlığı Nükleer Projeler Daire Başkanı Necati Yamaç’a plaket takdim edildi.

    
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106