Herkes yeni yıla umutla girer, yeni yılın önceki yıldan daha iyi geçmesini diler. Biz işadamları, sanayiciler için de durum farklı değildir. İç ve dış pazarların açılmasını, her türlü sıkıntının aşılarak coşkulu üretiminin keyfini yaşamak isteriz.
Aslında 2018’in hemen öncesinde ve başında yayınlanan kimi göstergeler, bizim bu yıla ilişkin umutlarımızı artırdı.
Biliyorsunuz, her sayımızda İstanbul Sanayi Odası’nın düzenli olarak yayınladığı Satın Alma Yöneticileri Endeksi’ne (PMI) değinirim. Aralık ayı verileri beni mahcup etmedi. Türkiye İmalat PMI Endeksi aralıkta 54.9’a yükselerek ağustostan bu yana gözlenen en yüksek düzeyde iyileşme yaşandığını gösterdi. İstanbul İmalat PMI Endeksi de üst üste dokuzuncu kez artarak 53.0’a yükseldi.
Türkiye’deki herkesi sevindiren asıl müjdeyi büyüme rakamlarından aldık. Türkiye ekonomisi, 2017 yılının üçüncü çeyreğinde dünya rekoru kırarak yüzde 11.1 oranında büyüdü.
Başbakan Yardımcımız Sayın Mehmet Şimşek, çok mühim bir noktaya parmak basarak, “Büyüme hem yüksek, hem kapsayıcı, istihdam yaratan bir büyüme. Tarımın büyümeye katkısı sınırlı, dolayısıyla Türkiye sanayileşerek büyüyor, bu da çok önemli" dedi.
Sayın Şimşek’in istihdam yaratan büyüme sözünü TÜİK’in açıkladığı işsizlik verileri de destekledi. Eylül ayında, işsizlik oranı yüzde 0.7 puanlık azalışla yüzde 10.6 seviyesinde gerçekleşti. 15-64 yaş grubundaki işsizlik de 0.8 puan azaldı. 15 ile 24 yaş arasındaki genç nüfusun işsizlik oranı da kayda değer biçimde düşünce mutluluğumuz artacak.
Öte yandan yeni yılla birlikte, en büyük maliyet kalemimiz olan enerji fiyatlarındaki artışın sıkıntısını da vurgulamadan geçemeyeceğim. BOTAŞ’ın elektrik üreten santrallara iki kez yaptığı doğalgaz zammının oranı yüzde 13.6’ya ulaşıyor. Bu yüksek oran da Organize Sanayi Bölgeleri’nde üretim yapan tüm arkadaşlarımızın sırtına büyük bir yük bindiriyor. Tedarikçilerle yapılan anlaşmalara bağlı olarak elektrik zam oranları her OSB’de değişiyor ama hepsi de zamlı enerji kullanmak zorunda kalıyor.
Geçtiğimiz yıl içinde sanayicinin TRT payının kaldırılmasından memnun olmuştuk. Ancak, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması’ndaki (YEKDEM) üretici payının yükseltilmesi, sanayicilerin elektrik giderine yeni bir yük ekledi.
Sonuçta şu kesin gerçeği bir kez daha vurgulamak istiyorum: Türkiye’nin büyümesi, sanayinin büyümesine bağlıdır. Üretime destek için samimi çalışmalar yaptığına inandığımız ekonomi kurmaylarının, ihracattaki rekabet koşullarını azaltacak bu tür yüklerin kaldırılması için hızlı hareket edecekleri inancındayım. Bunlar gerçekleşirse, sanayiciler Türkiye’ye yeni rekorlar kırdırmaya her zaman hazırdır.
2018 yılının, tüm sanayici dostlarıma mutlu, sağlıklı, başarılı, bol kazançlı günler getirmesini diliyorum.
