Bir önceki seçimden bugüne sadece beş ay geçti. Yaz ayları boyunca bir koalisyon kurma amaçlı nafile çalışmaları hayal kırıklığı içinde izleyen Türk milleti bu kez çok net bir şekilde tek parti yönetimini ve istikrarı istediğinin altını çizdi. Bu seçimin tartışılmayacak en kesin sonucu budur.

İki yıldan bu yana arka arkaya gelen seçimlerin ülke çapında yarattığı gerginlik ve belirsizlik ortamı, uluslararası ticaret arenalarında Türk sanayicilerinin ve ihracatçılarının elini güçsüzleştiriyordu. Bunu, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin açıkladığı 2015 yılı Ekim ayı ihracat verilerinde de görüyoruz.  İhracat, Ekim ayında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 1.5 düşerek 12.3 milyar dolar oldu. Son 12 aylık toplam ihracat ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7.8 düşerek 145.9 milyar dolara indi.

Hükümetle yıllardan bu yana çok uyumlu çalışmalar yürüten değerli dostumuz, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, bu verilerin ve sandık sonuçlarının ışığında, “Sandıktan çıkan sonuçlar, halkımızın takdiridir. Artık, seçim atmosferini bir an önce geride bırakarak Türkiye'nin geleceğini düşünmek zorundayız. İhracatçılar ve sanayiciler olarak en büyük beklentimiz; yeni hükümetin; inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmayı merkeze alan, eğitimi öne çıkaran, yüksek katma değer odaklı, bilgi ve teknoloji rekabetine göre kurgulanmış ihracat odaklı bir büyüme modelini gündemine almasıdır” diyor.

İş dünyasının zirvelerindeki diğer öncü başkanlarımız da hiç beklemeden benzeri açıklamaları arka arkaya sıraladılar. TÜRKONFED’in genç Başkanı Tarkan Kadooğlu da çok net konuşuyor: “İş dünyası ile hükümet el ele verip kaybettiğimiz 2015 yılını 2016’da telafi etmeliyiz. Türkiye için çalışan, Türkiye için üreten ve Türkiye’yi düşünen herkese sorumluluk düşmektedir.”

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu da iş dünyasının acil beklentilerini, seçimden birkaç saat sonra yaptığı açıklamada, “Artık işimize odaklanalım. Kurulacak hükümet göz ardı edilen ekonomiye ve çalışma hayatına öncelik vermelidir. Güçlü ve yurt dışında itibarı olan bir ekonomi yönetimi oluşturulmalı, ekonomi sahiplenilmeli, hızla kısa vadeli tedbirler ve son yıllarda ihmal edilen yapısal reformlar devreye girmelidir.”  ifadesiyle belirtiyor. 

 TİSK, TOBB, İSO, TÜSİAD, MÜSİAD gibi çok sayıda seçkin kuruluş da benzeri açıklamaları kamuoyu ile paylaştılar.

Hükümetin de bu aciliyetin farkında olduğunu biliyoruz. Şimdi reel sektör ve ihracatı güçlendirecek hızlı kararlara ve uygulamalara imza atma zamanı. 2016 yılında, durgunluk dönemi olumsuzluklarını telafi edip başarılı sıçramalar yapacağımıza eminim.  

Sanayici dostlarıma, mutlu, başarılı ve bol kazançlı günler diliyorum.

 

 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106