Öne Çıkanlar KOSGEB BAŞKANI ÇOSB Kreş ve Gündüz Bakımevi Türkonfed GİRAY DUDA CEVAHİR UZKURT

OSB'lerde Emlak Vergisi kalkacak ya da düşürülecek

GİRAY DUDA

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, son aylarda, sanayi üretiminin kalıcı ve hızlı artmasına dönük yoğun bir çalışma içinde. Yeni yasalar çıkarılıyor, mevzuatta düzenlemeler yapılıyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü'ye, büyük beklentilerle hazırlanan Üretim Reform Paketi Kanun Tasarısı ile getirilmek istenen yenilikleri ve bakanlığın diğer güncel faaliyetlerini Global Sanayici adına sorduk.

- Sayın Özlü, Üretim Reform Paketi Kanun Tasarısı nasıl bir takvim içinde yasalaşacak? Geniş kapsamlı bu paketin yasalaşması ile yeni ve önemli neler gündeme gelecek?

- 16-17/01/2016 tarihinde geniş katılımlı bir çalıştay yaparak yola çıktığımız Üretim Reform Paketi kapsamında yaptığımız çalışmaları tamamladık ve oluşturduğumuz kanun tasarısı taslağını kurum görüşlerine açtık. Söz konusu taslak sanayi sektörüne ilişkin birçok noktaya temas etmektedir. Bu durumdan dolayı birçok kanun ve kanun hükmünde kararnamede değişiklikler öngören kanun tasarısı taslağı 76 maddeden oluşmaktadır.

Ana hatları ile taslak, Organize Sanayi Bölgeleri (OSB), Endüstri Bölgeleri (EB), Sanayi Siteleri (SS) ve Teknoloji Geliştirme Bölgelerini (TGB) ilgilendiren ve yatırımcının yatırım yeri teminini kolaylaştıran, yatırımcıların finansal yükünü hafifleten, yükseköğretim mezunlarının niteliğini ve istihdamını artıran, ürün güvenliği ve denetimi faaliyetlerinin kalitesini yükselten ve sanayi sektörüne ilişkin kurumsal düzeyde yapısal iyileştirmeler yapan değişiklikleri içermektedir.

YENİ YATIRIM YERLERİ ÜRETECEĞİZ

Üretim Reform Paketi çalışmalarında öncelikli olarak yatırımcının yatırım yeri temini konusunda bürokratik işlemleri ve özellikle maliyetleri azaltmak için yatırım alanları üretme ve yatırım yeri belirleme hususunda Bakanlığımızın yetkilerini artırmak istiyoruz. Yatırım alanlarını üretirken yaşanan zaman ve kaynak israfının önüne geçmek adına OSB, EB ve TGB’lerin kuruluş ve planlama aşamalarındaki bürokratik işlemleri azaltıcı tedbirleri hayata geçirmek istiyoruz. Ayrıca, bunlara ek olarak yatırımcılara farklı finansman yöntemleri ile yatırım yeri sağlayacak bir şirketin kurulmasını amaçlıyoruz.

EMLAK VERGİSİ DÜZENLEMESİ

- Organize Sanayi Bölgelerinin ve üst örgütlerinin, emlak vergilerinin kaldırılması yönünde talepleri var. Bu konudaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

- OSB, EB ve SS uygulamalarını geliştirmek ve bu alanlardaki yatırımları artırmak için yatırımcılara sağlanan emlak vergisi muafiyetinin kapsamını genişletmeyi düşünüyoruz. OSB’lerde emlak vergisini ya kaldıracağız ya da makul seviyeye getireceğiz.

OSB ve EB uygulamalarında yaşanan sıkıntıların giderilmesi için 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ve 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanununun birçok maddesinde değişiklikler öngörüyoruz. 4562 sayılı kanunda özellikle parsel satış birim fiyatlarına limit getirilmesi ve aynı zamanda Geçici Madde 9 kapsamında gerçekleştirilen kısmen veya tamamen bedelsiz arsa tahsisi uygulamasının süresinin uzatılması değişiklikleri ile yatırım yeri maliyetini azaltarak yatırımcının maddi imkânlarını makine ve ekipmana daha fazla ayırmasını sağlamak istiyoruz.

OSB YÖNETİMLERİ 3 YIL GÖREVDE KALACAK

4562 sayılı kanununda OSB’lerin organlarının görev süresini 2 yıldan 3 yıla çıkartarak bölge yönetimlerinin yaptığı yatırımların kesintiye uğramamasını ve yatırımların sürekliliğini hedefliyoruz.

ISLAH OSB UYGULAMSI TEKRAR BAŞLAYACAK

En temel amacı çarpık sanayileşmeden kaynaklı çevresel kirliliğin önüne geçmek olan Geçici Madde 8 kapsamında uygulaması biten Islah OSB uygulamamızı tekrar başlatmak istiyoruz. 4562 sayılı kanunda bu taslak değişikliklerin yanında düzenleyici birçok mevzuat değişikliğimiz de yer almaktadır.

4737 sayılı kanunumuzda ise en temel değişiklik olarak EB’lerdeki işletme müdürlüğü yerine bölgenin kuruluşu, planlanması ve yatırımlar için hazır hale gelmesi amacıyla daha hızlı ve daha aktif bir rol oynayacak “Yönetici Şirketi” kavramını getiriyoruz. Bu temel değişikliğin yanında, uygulama süresi biten Özel EB uygulamalarını kalıcı bir hale getirerek başvuru kriterleri ve şartlarını değiştiriyoruz.

28 OSB PROJESİ HAZIRLANIYOR

- Organize Sanayi Bölgeleri, en uygun koşullarda üretim yapmak bakımından başarılı çalışmalar gösteriyorlar. OSB'lerin sayısı ve niteliği artırılacak mı? Katılımcılar açısından değişen şeyler olacak mı?

- OSB uygulamalarına 1962 yılında Bursa ilinde başlanılmış olup, bugün itibariyle Bakanlığımızca toplam 88.133 hektar büyüklüğünde 296 OSB’ye sicil verilerek tüzel kişilik kazandırılmıştır. 2016 yılı içerinde 13 OSB’ye tüzel kişilik kazandırıldı. Bu OSB’ler şunlar; Gaziantep Oğuzeli Havaalanı Islah OSB, Çankırı Orta, Diyarbakır Tekstil İhtisas, Ordu 2’nci, Ceyhan, Kocaeli Dilovası (Köseler) Islah, Siverek, Bozok, Kilis Polateli Şahinbey Tekstil İhtisas, Artvin Arhavi, Ordu Ünye, Dursunbey ve Ezine Gıda İhtisas OSB’dir.

Ayrıca; 3 adet proje yer seçimi kesinleşmiş olup, sicil alma süreci devam etmektedir. Yer seçimi çalışmaları devam eden 28 yeni OSB projesi bulunmaktadır.

YENİ NESİL OSB'LER KURULACAK

Enerji ve hammaddelerin verimli bir şekilde kullanıldığı, atıkların minimize edildiği, işletmeler arası malzeme ve enerji değişimlerinin üst düzeyde olduğu, yerel toplum ile entegrasyonun sağlandığı, ekonomik büyüme, ekolojik kalite ve sosyal dengenin kurulduğu Yeni Nesil OSB'ler kurulacaktır.

Organize Sanayi Bölgelerinin teknoloji, yenilikçilik ve girişimcilik ekosisteminde çok daha etkin bir rol alabilmesini hedefliyoruz.

OSB’lerde Teknoloji Kullanımının İyileştirilmesine Yönelik Model Geliştirme Projesi ile nicelik bakımdan belirli bir olgunluğa ulaşmış olan OSB’lerde teknolojinin etkin kullanımı ile sürdürülebilir ve rekabetçi büyüme vizyonu kapsamında rol alması önem arz etmektedir. Girişimcilik, yenilikçilik ve teknoloji alanında OSB’lerin Türkiye’nin teknoloji geliştirme ekosistemine nasıl katkı vereceğinin net bir şekilde tespit edilerek bu katkının nasıl kurumsallaşacağının değerlendirilmesi amacıyla UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Fonu) ile birlikte OSB’lerde Teknoloji Kullanımının İyileştirilmesine Yönelik Model Geliştirme Projesi başlatıldı.

SANAYİ SİTELERİ ŞEHİR DIŞINA ÇIKIYOR

- Sayın Özlü, sanayi sitelerinin hızla büyüyen kentlerin içinde sıkışıp kalması pek çok kez konu edilmişti. Taslakta bu konuda da bir düzenleme var değil mi?

- Evet, taslakta, OSB ve EB’lerin yanında sanayi sitelerimiz için de 3 önerimiz yer alıyor. Bunlardan biri ve benim üzerinde çok hassasiyetle durduğum, şehir içinde kalmış ve çeşitli kentsel sorunlara neden olan sanayi sitelerinin şehir dışına çıkarılmasıdır. Özellikle Bakanlığımızın bu konuda çeşitli mekanizmaları kullanarak belediyelere öncülük etmesini istemekteyim. Diğer iki önerimiz ise sanayi sitelerine verilen kredinin kapsamının genişletilmesi ve sanayi sitelerinin de yapı denetimi hizmet bedeli indiriminden faydalanmasıdır.



BSMV MUAFİYETİ GENİŞLİYOR

Yatırımcıların finansmana erişimini kolaylaştırma ve finansman imkanlarını artırmaya yönelik iki önerimiz yer almaktadır mevcut taslağımızda. Yatırımcımıza makine ve teçhizat için kullandığı kredilerden dolayı, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi’nden (BSMV) muafiyet sağlanmaktadır. İlk önerimiz, bu muafiyetin kapsamını genişleterek sanayi yatırımları için kullanılan tüm kredilerden muafiyet sağlanmasıdır. İkinci önerimizde ise girişimcilerimize KOSGEB tarafından ön ödeme veya erken ödeme yapılmasının önünü açıyoruz. Ayrıca yerli üretim yapan sanayicimizi kamu alımları yoluyla desteklemek adına 4734 sayılı Kamu İhale Kanununda değişiklikler öngörüyoruz.

ÜNİVERSİTELERE YÖNELİK ÖNERİLERİMİZ

Taslağımızın önemli gördüğüm ve üzerine titrediğim kısmı da araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin artmasına yönelik lisans öğrencilerine, mezunlarına ve üniversitelere dair önerdiğimiz değişikliklerdir. Lisans öğrencilerinin en az 1 yarıyıl kamuda veya özel sektörde işyeri eğitimi uygulaması alarak mesleki anlamda becerilerinin gelişmesini ve hayata daha hazır bir şekilde atılmalarını istiyoruz. Temel fen ve sosyal bilimler mezunlarının istihdamının artırılmasına yönelik İşsizlik Sigortası Fonu’nu harekete geçirmeyi hedefliyoruz. Bunlara ek olarak da, bu yıl Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanu’nda yapılan değişiklik ile Ar-Ge merkezlerinde istihdam edilen temel bilimler mezunlarına yönelik uygulanan desteklerin TGB’lerde yer alan firmalar için de uygulanmasına yönelik bir değişiklik önerimiz var.

ÜRÜN DENETÇİLİĞİ GELİYOR

Ürün güvenliği ve denetimi faaliyetlerinin kapasitesinin artırılmasına yönelik olarak en önemli önerimiz ürün denetçisi kadrosunun ihdas edilmesidir. Bu kadroların oluşturulması ile ürün denetçiliğini daha saygın bir seviyeye çıkarmak istiyoruz. Bununla birlikte ürün güvenliği ve denetimi konusunda verilecek ceza miktarlarında güncelleme de yapmaktayız.

Son öneri olarak, sanayi sektörüne ilişkin Bakanlığımızın uhdesinde yer alan sanayi sicil sistemine yapılan kayıtların artmasına yönelik bir düzenlememiz bulunmaktadır.

Taslağa ilişkin kurum ve kuruluşlardan gelen görüşleri derledik ve bu görüşler doğrultusunda taslağa son halini verdik. Meclis Genel Kurulundan geçen Patent Kanunu'nun Resmi Gazete’de yayımlanarak yasalaşmasının ardından Üretim Reform Paketini TBMM’ye sevk etmeyi planlıyoruz.

AR-GE VE TASARIM MERKEZLERİ HIZLA ÇOĞALACAK

- Ar-Ge ve tasarım konusunda yeni ve önemli yasal düzenlemeler yapıldı. Bu düzenlemelerden beklenen hareketlenme oldu mu? Önümüzdeki dönemde nasıl bir gelişme bekliyorsunuz?

- Ar-Ge ve tasarım konularında yaptığımız düzenlemeler henüz çok yeni. Bilindiği gibi Ar-Ge Reform Paketi’nin ikincil mevzuatı Ağustos ayı içerisinde yayınlandı. Buna rağmen kısa sürede Ar-Ge ve Tasarım Merkezi sayılarında istediğimiz ivmeyi yakaladık. Bu kısa sürede 4 adet tasarım merkezi belgesi verildi. 11 başvuru ise kısa süre içerisinde değerlendirilecek. Yine Ağustos ayı içerisinde 267 olan Ar-Ge Merkezi sayımız 328’e yükseldi. Bu da Ar-Ge Reform Paketi’nin beklentilerimizi kısa süre içerisinde karşılayacağını gösteriyor.

Önümüzdeki dönemde Ar-Ge ve Tasarım Merkezi başvurularının artan bir ivmeyle devam edeceğini tahmin ediyoruz.

ÜRETİMDEKİ KAYIPLARI TELAFİ EDECEĞİZ

- Haziran ayından bu yana sert zikzaklar çizen sanayi üretim endeksinde Ekim ayında önemli sayılabilecek bir artış görüldü. Önümüzdeki aylarda sanayi üretim endeksi aynı yükseliş trendini sürdürebilecek mi?

- Artışın, belirgin nedenleri nelerdir? 2016 yılı Ekim ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2, arındırılmamış endeks yüzde 0.2, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış endeks ise bir önceki aya göre yüzde 3.7 artmıştır.

Ekim ayında tekrar yükselişe geçen ve dördüncü çeyreğe artışla başlayan sanayi üretim endeksi, üretim yönünden yaşanan kayıpların telafi edilmeye başlandığını göstermektedir. Nitekim Kasım ayı kapasite kullanım oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 0.5 puan artış göstererek, bir önceki aya göre ise değişmeyerek yüzde 76.4 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Önümüzdeki dönem konjonktürel belirsizliklerin azalmasıyla ihracat pazarlarında ve yurtiçinde yaşanan talep artışlarının üretime pozitif yönde yansıması beklenmektedir. Diğer taraftan küresel para piyasalarında yaşanan hareketliliğin stabil hale gelmesinin, reel piyasadaki beklentilerin üretim odaklı gelişmesini sağlayacağı öngörülmektedir.

AKILLI ÜRETİM, AKILLA ÜRETİM

- Sizin en önem verdiğiniz konulardan birisi de yeni sanayi devrimi, yani sanayi 4.0 hazırlık çalışmaları. Bu amaçla önde gelen kuruluşların başkanlarının katılımıyla “Sanayide Dijital Dönüşüm Platformu” hazırlık toplantısı düzenlediniz. Bu toplantıdan çıkan sonuçlar hakkında bilgi verir misiniz?

- "Akıllı üretim, akılla üretim" sloganıyla düzenlediğimiz “Sanayide Dijital Dönüşüm Platformu" hazırlık toplantımıza Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye İhracatçılar Meclis (TİM), Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD), Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) başkanları katıldı. Toplantıda yol haritasını belirledik.

4. Sanayi Devrimi ile birlikte, ürün yaşam döngüsünün bütün aşamaları bilgi ve iletişim teknolojileriyle donatılacak. Makinaların birbirleriyle ve insanlarla konuşmaları, öğrenmeleri ve karar vermeleri sayesinde, daha esnek ve daha verimli ve aynı zamanda daha çevreci üretim yöntemleri gelişecek. Nesnelerin internetiyle birbirine bağlanan makine, robot ve insanlar üretim süreçlerine anlık müdahale edebilecekler.

Almanya, ABD, Çin, Güney Kore ve Japonya gibi dünyanın önde gelen sanayi ve bilgi toplumları, yeni sanayi devrine geçiş süreçlerini şimdiden başlattılar ve stratejilerini belirlediler. Önümüzdeki süreç, bizim gibi gelişmekte ve sanayileşmekte olan ülkeler için hem büyük bir potansiyel hem de ciddi bir tehlike barındırıyor. Doğru politikaları belirleyip gerekli adımları atarsak ki bunu yapacağız, yeni sanayi devrimi sanayimize ve ülkemize büyük güç katacaktır.

YENİ MESLEKLER ORTAYA ÇIKACAK

Yeni sanayi devriminde, birçok işi robotların ve makinelerin yapacağı, insanın öneminin azalacağı gibi yanlış bir algı var. Düşük beceri gerektiren, sık tekrar eden işler robotlar ve makineler tarafından yapılacak. Bu sistemlerin tasarlanması ve yönetilmesi, her zamankinden daha nitelikli bir insan gücünü gerektirecek. Yani insanın önemi azalmak bir yana dursun daha da artacak, yeni meslekler ortaya çıkacak.

Yeni dünya düzeninde en önemli sermaye eğitimli ve nitelikli insan kaynağı olacak. Bunun için eğitime ciddi yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. Platformun en kritik fonksiyonlarından birisi, bilişim teknolojilerini, inovasyonu ve girişimciliği güçlendirmeye yönelik eğitim programları belirlemek olacak. Önceki üç sanayi devrimini geriden takip ettik. Bir kere daha geç kalmak gibi bir lüksümüz yok.



ÖĞRENCİLERE NESNELERİN İNTERNETİ EĞİTİMİ

- Sayın Özlü, yine Endüstri 4.0 kapsamında öğrencilerin eğitimini öngören Nesnelerin İnterneti eğitimini nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Microsoft Turkeyi Genel Müdürü Murat Kansu başkanlığındaki Microsoft Türkiye heyeti beni ziyaret ederek bu proje hakkında bilgi sundular ve destek istediler. Türkiye çapında meslek liseleri ve meslek yüksekokulları öğrencilerinin eğitimi ile başlayacak olan proje, Türkiye’de Endüstri 4.0 alanında bir kıvılcım yakmayı hedefliyor. Microsoft Türkiye, 100 adet Nesnelerin İnterneti (IoT) kitini okullara dağıtarak, meslek lisesi ve yüksekokulu öğrencilerinin bu alanda eğitim almasına katkı sağlayacak.

Bu çalışmanın, Bakanlığımızın yürüttüğü Sanayide Dijital Dönüşüm inisiyatifinin temel çıktıları açısından önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Sanayide Dijital Dönüşüm Platformu çalışmaları ile birlikte hem yetişmiş insan gücüne katkısı hem de yenilikçi fikirlerin ve girişimlerin desteklenmesi açısından Bakanlığın himayesinde gerçekleştirilecek Nesnelerin İnterneti çalışmalarının ülkemiz için hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum.


 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106