- Benim babam Toyota gibi adam…
Bundan daha iyi bir reklam olabilir mi?
Olamaz elbette…
Ama son yılların en çok tutan reklamlarından biri ticari çıkarlar bir yana itilerek yayından kaldırıldı… Çünkü babası olmayan çocuklar bu reklamda boynu bükük kalabilirdi… İnsani gerekçelerle alınan bu kararı çok tutmuştum… Ve Toyota’nın CEO’su Ali Haydar Bozkurt’un bu tavrını takdirle karşılamıştım.
Yalnız değilmişim… Geçtiğimiz günlerde Armada Otel’de görkemli bir törenle sahiplerine verilen Kent ve Yaşam Ödülleri’ne bu nedenle aday gösterilmişti Ali Haydar Bozkurt... Jüride yer alan ve kılı kırk yaran isimler Ali Haydar Bozkurt’u bu tavrını tıpkı benim gibi takdirle karşılayıp onu finale bırakmışlardı.
►YARAYA MERHEM İşte bu isim… Yani Ali Haydar Bozkurt şimdi herkesin içinde yara olan bir derdi çözebilecek müthiş bir proje ile karşımıza çıktı. Dünyanın sayılı üniversiteleri arasında gösterilen ve icatları ile ABD ekonomisine yön veren Massachusetts Institute of Technology (MIT) ile işbirliği yaparak Türkiye’de ‘İş Planı Yarışması’ düzenledi… Katılım muhteşemdi…Yarışmaya yüzde 48 katılımla Marmara Bölgesi damgasını vurmuştu.
Ama Siirt, Hakkari ve Bitlis gibi doğu illerinden de başvurular gelmişti. En yüksek başvuru yüzde 24 ile ileri teknoloji alanında yapıldı. Tarımdan sağlığa her alandan inovatif projeler yarışmak için kuyruğa girmişlerdi.
Amaç yaratıcı fikirleri olduğu halde, gerekli sermayeyi bulamayan girişimcilerin önünü açmaktı… İşte bizim yaramız da buydu… Bu yaraya derman bulmak için Ali Haydar Bozkurt ve ekibi önemli bir adım atmışlardı. Kimilerine göre bu bir ilkti.
Jüri de çok önemli isimler vardı. Yarışmanın birincisi otizmlileri yazılımda değerlendirmeye yönelik projesi ile büyük ilgi gördü… Medyada çok yer buldu… Proje uluslararası alanda büyük destekler alabilecek bilinirliliğe ulaştı.
İkinciliği, kişiye özel tatil önerileri sunmaya hedefleyen ‘Gezdir Beni Turizm’ ekibi aldı. Onların işleri zaten hazırdı ve ikincilik işlerinin açılması sağlamıştı…
Yarışmanın üçüncüsü ise bu ikilinin sanki biraz gölgesinde kaldı. Aslında ürün ve mobil cihazlar üzerinde lokasyon ve zaman bazlı pazarlama gibi günümüzde çok tutacak olan bir proje ile üçüncülüğü almışlardı. Ayrıca üçüncü yani Mobile360 ekibi pırıl pırıl gençlerden oluşuyordu. Aslı Aktaş yurtdışında çok iyi eğitim görmüş kendine güvenen bir isimdi… Emrah Dayıoğlu şimdiden yazılım alanında ses getirecek çok sayıda projeye imza atmıştı… Mobile360 projesinin de temel taşlarından biriydi. Elçin Cavlan projenin pazarlama ayağında önemli yeniliklere imza atmak için sabırsızlanıyordu. Özgür Yiğit ve Özgür Kaya da isimleri gibi prejeye özgürlük getirecek beceriye sahiptiler..
Ancak proje yola biraz şansız çıktı…Umarız bundan sonra şansızlığın belini kırarlar… Bu genç isimler şirketlerini şekilde tanımlıyor…
- Bizim işimiz teknolojik yenilikler değerlendirerek insanların ve markaların karşılaştıkları sorun ve ihtiyaçlara mobil ve web ortamı üzerinden inovatif çözümler ürütmek…
►İŞTE RAKAMLAR Üretilen çözümler hem pazarlama alanında hem de gündelik hayatta önemli yeniliklerin kapısını açacak özellikte. Temel ürün Mobile360… Lokasyon bazlı mobil kupon sistemi. Mobile360, mobil internet kullanıcılarının bulundukları tüm lokasyonlarda markaların sunduğu kişiye özel ürün ve hizmet fırsatlarına ulaşabilmelerini sağlıyor.
Daha basit ifade ile… Örneğin siz Taksim’e geldiğinizde bu bölgede hangi firmanın ne gibi avantajlar sağladığını bu sistem sayesinde kolayca öğrenebileceksiniz.
Sistem muhteşem bir buluş… Pazarlama alanında sorun yaşayan markalar için biçilmiş kaftan…
Ürün ve mobil cihazlar üzerinde lokasyon ve zaman bazlı pazarlama projesinin üç önemli yararından bahsediliyor…
● Türkiye'deki mobil kullanıcıların tüm lokasyonlarda ürün ve hizmet fırsatlarına ulaşmalarını sağlamak.
● İş ortaklarımızın müşteri portföylerini, satışlarını ve müşteri sadakatini arttırmayı amaçlayan zaman yönetimli, lokasyon bazlı reklam ve kampanya platformu olmak.
● Türkiye'ye mobil ekosisteme katkı sağlayan, sürdürebilirliği ve karlılığı yüksek inovatif bir şirket kazandırmak. Projenin sahipleri şu noktaya dikkat çekmişler…
- Türkiye’deki genç ve teknolojiye meraklı nüfus, hızlı tüketim sirkülasyonu ve tüketicilerin yeni teknolojilere hızla adapte olabilmesi sayesinde mobil sektör gelecek vaad ediyor.
Ve bu görüşlerini somut rakamlara dayandırmışlar… Turkcell tarafından yapılan araştırmaya göre, Türkiye'de 2009 yılında 127 milyon lira olan mobil pazarlama harcamaları 2014 yılında 1 milyar 285 milyon liraya çıkacak. Bu durumda siz mobil pazarlamayı aklınızdan bile geçirmiyorsanız 2014 yılındaki bu pastadan sıfır pay alacaksınız demektir.
►DÜNYA MARKASINA GİDEN YOL Şimdi Bozkurt’un önderlik ettiği bu etkinliği neden bu kadar önemsediğimiz konusunda bir fikriniz oldu sanırım… Üçüncü olan ve bazı şansızlıklar nedeniyle kamuyounda istediği etkinliği bulamayan proje aslında Türkiye’nin geleceği…
Bozkurt, bu yarışma ile Türkiye’nin dünya markası çıkarmasının önünün açıldığını söylüyor… Katılıyoruz… Yarışmanın üçüncüsünün açtığı yolu kullanan çok sayıda marka dünyada ses getirecektir… Bu böyle biline…
