Problem çözme; işimizin ve hayatımızın bir parçasıdır. Bu parça tıpkı yapboz parçaları gibi alt bileşenlere ayrılıyor. Aynı zamanda günlük hayatta çok basit ve herkes tarafından algılanan problemlerin çözülmediği alanları tespit etmek çok olağan bir hadisedir. Bir banka veya resmi dairede kuyrukta beklemek, günde altı milyon ekmeğin çöpe atılması, çocuklarımızın okul hayatı ile ilgili iniş çıkışlar hayatımıza dair problemler olurken işyerinde sevkiyat gecikmesi, kalitesizlik gibi sorunlarla her gün yüzleşmekteyiz.
Problem aslında tam anlamıyla “Beklenen değerden veya standarttan sapmadır”. Eğer beklediğiniz bir değer yoksa problemi algılamazsınız. Kuyruk normalse problem yoktur, ekmeği sofrada bırakıp garsonun çöpe atmasını normal bulmak problemin olmadığına(!) delalettir. İşyerinde ise sevkiyatın sürekli gecikmesi normalse problem algılanmaz, bir döküm parçanın işlenmesi esnasında hassas deliğin standarttan büyük delinmesi ve hurdaya atılması sık rastlanılan bir durum ise problem algılanmaz. O halde öncelikle beklenen değer veya standart olmalı ve bu değerden sapmayı problem olarak tarif etmeliyiz.
Problem çözme teknikleri bu nedenle “Problemin Doğru Tarifi” aşamasıyla başlar ve bu aşama en önemli geçiştir.
Devamında ise Balık Kılçık Diyagramı (Ishikawa), Neden-Neden Analizi, 5N-1K, Beyin Fırtınası gibi yöntemler veri toplanması sayesinde Pareto, Histogram gibi istatistik yöntemlerle desteklenerek problemin çözüm yoluna gidilir. Takım çalışması problem çözmenin asli unsurudur. Aile hayatımızda veya iş hayatımızda problemleri tek başına çözmeye kalkmamız sadece emir-komuta, güç odaklı davranış modelleri ile sağlanabilir ve çoğu zaman bunlar içselleşmezler. Bu yöntemler sonucu çözüldüğü sanılan problemler uygun zamanı bulduklarında tekrar karşımıza çıkarlar.
Yukarıda okuyucularla hem beyin fırtınası, hem Balık Kılçığı diyagramı ile kök sebep analizi hem de öneri toplanmasını bir araya getirdiğimiz görselimi paylaşıyorum. Sadece Post-it ve kalem ile problemi çözmek için bir araya gelmiş gönüllü kişilerin takım olarak çalışabileceği sakin bir ortamda en köklü problemlerinizin çözümleneceğini ve yukarıda sunulan görselin işyerlerinizde, ofis ortamında, yönetici odalarında ve atölye ortamında kullanılacağını umuyoruz. Bir de not : Yetmişbeşmilyon üyeli bir takımın üyesi olarak ekmek israfını önlemek adına kendinizce bir israf nedeni, kendi etki alanınızda bu israfın nasıl önleneceğini ve bununla ilgili nasıl bir aksiyon alacağınızı planlamanız dileğiyle.
