Birkaç ay önce İstanbul Kongre Merkezi’ndeki İnovasyon Haftası açılış toplantısına katılmıştım. Ekonominin üst düzeydeki aktörlerinin katıldığı toplantıda, loş ışıklar altındaki etkileyici ışık oyunları eşliğinde binlerce kez inovasyondan söz edildi. Türkiye çapında ‘İnovasyon Seferberliği’ başlatıldığını açıklandı.
İnovasyon, teknolojide daha ileri adım, üretimde daha faydalı ve değerli ürünler üretme, hizmet sektöründe de yaşamın kolaylaştırılması demek. Bunları yapanlar kendi malını daha pahalıya daha çok yere satabiliyor.
Düşünüyorum da, biz, aylardır Tekirdağ Sanayi Odası’nın kuruluşunu gerçekleştirmek için uğraşıyoruz. Çok kolay olacağını düşündüğümüz bir girişim, başlangıçtan bu yana geçen uzun süreye rağmen henüz gerçekleşmedi. Bizim gibi sanayi odası kurmak isteyen başka iller de var.
Sanayi Odası talebimizin nedeni kendimize yeni koltuklar bulmak değil. Türkiye’de üretimin ve ihracatın motoru olan sanayi sektörünün kuvvetli, sistemli, etkili, bilgi yoğun, kentin tüm sanayicilerini kucaklayan kurumlara sahip olmasını istiyoruz. Böyle bir odada, Ar-Ge ofislerinde uzmanlarımız beyin fırtınaları estirecek; sanayicilerimizi toplayacağımız siber ağ üzerinde bilgi uçuşları yapılacak; faydalı tartışmalarla herkes birbirini besleyecek. Dünya çapındaki en yeni gelişme ve trendler sanayicimize aktarılacak, Tekirdağlı sanayicimiz hiçbir yönden geri kalmayacak. Uluslararası sanayici, üretici, danışman ve akademisyenler bilgi düzeyini yükseğe çekecek.
Bu zenginliği sadece biz değil, yine bizim gibi sanayi odası kurmak için yola çıkan başka kentlerdeki binlerce sanayici de yaşayacak. Yoğun bilgi ve deneyimler, Türkiye çapındaki diğer sanayicilerle paylaşılacak. İşte bütün bunların Türkiye için anlamı gayet net: Gerçek İnovasyon Seferberliği.
İnovasyonda sıçrama, Türkiye’nin üretici kesiminin örgütlü gücüyle mümkün olur. Bize daha çok destek ve taleplerimize kulak verilirse Türkiye daha da hızlı yukarıya doğru yol alır.
Tüm sanayici arkadaşlarıma sağlık, esenlik ve bol kazanç dilerim.
