Türkiye iletişimde 3G’ye en geç geçen ülkeler arasında yer aldı.Geçen yıl bu zamanlarda 3G’ye geçilmişti. Bir yılda
büyük aşamalar kaydedildi.
O günlerde bize söylenmişti. 3G mobil iletişime geçiş anlamına geliyordu. Bu sözlerin ne anlama geldiğini tam kavrayamadık. 3G’yi adeta görüntülü konuşmaya endeksledik.
Tartışmalar yaptık…
Görüntülü konuşmanın insan hakları ile bağlantısını tartıştık. Aradan bir yıl geçti. Bu tartışmaların boş olduğu ortaya çıktı. 3G’de görüntülü konuşma solda sıfır kaldı. Boşuna tartışmıştık. Ama tartışmadığımız bir çok önemli
unsuru 3G ile kullanmaya başladık.
Bir kere veri transferinde mobil duruma geçtik. Gece veya gündüz her saatte mobil iletişimin önü açıldı. Hangi ülkede olursanız olun mobil iletişime sahip duruma gelindi.
Bu gelişme belki de en çok iş dünyasına yaradı. Artık yapılan bir anlaşma için etkili ve yetkili kişinin ülkeye dönmesi beklenmiyor.
Sözleşme anında kendinse ulaştırılıyor ve dönüş alınıyor. Yönetim kurulu toplantıları (her ne kadar yasa buna elvermesede) sanal ortamda yapılıp kararlar sanal ortamda alınıyor. Şirketin yönetim kurulu üyelerinin yönetim toplantısı nedeniyle işlerini ertelemelerine gerek kalmıyor. İsterse görüntülü olarak dilediği yerden toplantıya katılıp kararlara ortak olabiliyor.
■ 3G’Lİ HAYATA ALIŞTIK
Yani iş dünyası 3G ile birlikte yeni bir döneme adım attı. Kim yeni teknolojiyi uyguluyorsa rekabette bir adım öne geçti. Hız ve zaman kazandı. Maliyetlerin aşağı çekilmesini sağladı.
Bunun dışında 3G’li hayatta yeni alışkanlıklarımız oldu.. İşte birkaç başlık…
■ Sadece Turkcell bir yılda 450 bin Vınn, netbook ve notebook satışı gerçekleştirdi ve bunların büyük çoğunluğu şirketler tarafından satın alındı.
■ Bir yıld 10 milyon dakika Turkcell Mobil TV izlendi.
■ BTK’nın açıkladığı son sonuçlara göre de birinci çeyrek sonu itibariyle toplam 3G abone sayısının 8.7 milyona ulaştı.
■ Ortalama 700 MB’lik bir sinema filmi, örneğin Titanic 3G ile birkaç dakikada indirilecek hale geldi. Özetle 3G ile birlikte şirketlerin ve bireylerin hayatında büyük bir değişiklik gündeme geldi. Şimdi önümüzdeki dönemde kim teknolojiyi daha verimli kullanırsa o öne geçecek. Kurdaki değişimden daha az etkilenecek. Maliyetlerin değişimine daha çabuk ayak uyduracak. Ve ayakta kalacak. Yeni dönemde teknolojiyi kullananlar ayakta kalacak. Diğerlerini ne olacağını bilmiyoruz.
■ FATURA SIKINTISI Türkiye’nin iki büyük GSM şirketi de mobil iletişim konusuna çok inanmış durumdalar. Özellikle şirketlerin rekabet gücünü artırması noktasında hem fikirler. Bu konuda iki önemli sıkıntı olduğunu
biliyoruz. Birincisi fiyatlandırma. Ne geleceği belli olmayan faturalar. Bu konuda Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray’ın birkaç önemli cümlesini sizinle paylaşalım…
- Göreve geldiğimden beri fiyatlandırmanın doğru bir düzlemde olmasına çalışıyorum. Bu fiyatlandırma stratejisi ile Vodafone’u adil, dürüst, şeffaf, mukayese edilebilir bir fiyatlandırma politikası sunan bir operatör olarak konumlandırmak istedik. Müşterilerimize maliyet kontrolünü kendilerine veren, Fatura Stop gibi unsurlar içeren değişik maliyet kontrollü kalemlerle müşterilerimizin harcamak istedikleri kadar harcamalarını sağlayan paketlerimiz var. Beraberinde de hep ne söylediysek altından başka bir şey çıkmayacak tarifeler yapmaya çalışıyoruz.
Timuray’ın 3G’nin birinci yılında herkesin çok sıkıntı çektiği bir konuda yaptığı açıklamayı çok önemsedik. Bu nedenle paylaşmak istedik. Umarız yeni dönemde fiyatlandırma sürprizlerinden kurtuluruz ve daha çok mobil iletişim kullanırız.
■ AKILLI TELEFONLAR YAYGINLAŞIYOR
Yine Turkcell’in Genel Müdürü Süreyya Ciliv’in verdiği bir bilginin çok önemli olduğunu düşünüyoruz.
- Akıllı telefonlar giderek yaygınlaşıyor. 2012’de akıllı telefon satışları, masaüstü ve dizüstü bilgisayar toplam satışlarını aşacak. 2010’da tahmini satışlar 350 milyon bilgisayara karşılık 250 milyon akıllı telefon iken, 2012 projeksiyonlarında 430 milyonluk bilgisayar satışına karşılık 490 milyon akıllı telefon satışı gerçekleşmesi bekleniyor. ABD’de mobil uygulama ve mobil arama kullanıcılarının sayısı bu yılın dördüncü çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre iki kat arttı ve 18 milyondan 38 milyona yükseldi. Türkiye de hızlı bir şekilde bu değişime uyuyor. Haziran 2009’da satılan bütün telefonların sadece yüzde 13’ü akıllı telefonlardı. Nisan 2010'da bu rakam yüzde 33’e ulaştı.
Akıllı telefon, işlerin daha kolaylaşması demek… Akılla telefon daha karlı iş demek… Süreyya Ciliv de buna dikkat çekiyor. İki önemli ismin görüşlerini de sizlerle paylaştık. Mobil iletişimde gelinen noktayı anlattık. Sıra bilgileri işe yansıtmakta…
Teknolojiyi kullanan öne geçecek
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
