ARİF ESEN
Bu sayımızda ‘İçimizden Biri’ köşemizin konuğu Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nin (ÇOSB) köklü kuruluşlarından Turnalar Tekstil Boya San. ve Tic. Ltd. Şti. Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Şenel. Yörükler Boya Apre Tekstil San. Tic. Ltd. Şti ve Şeneller Tekstil San. Tic. Ltd. Şti’nin de Yönetim Kurulu Başkanı olan Şenel, “Gelecek eğitimde. Yeni kuşakları eğitmezsek bir adım atamayız. Dijital çağdayız. Robotların olacağı bir çağa gidiyoruz. Çağı yakalamak için eğitime çok önem vermeliyiz. Donanımlı nesiller yetiştirmeliyiz” dedi.
ÜÇÜNCÜ KUŞAK SANAYİCİYİM
Şenel’e yöneltiğimiz soru ve yanıtları şöyle:
- Turnalar Tekstil’in doğuşunu ve sanayiciliğe nasıl adım attığınızı anlatır mısınız?
- 1977 Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Bölümünü bitirdikten sonra 1981 yılında tekstil alanında aile şirketinde işe başladım. Tekstil, dede ve baba mesleğimizdir. Ben bu konuda üçüncü kuşağım. Uzun yıllar kumaş pazarlamada çalıştım. 1995 yılında dokuma üzerine ilk fabrikamızı Tokat Organize Sanayi Bölgesi’nde kurduk.
Orada ipliği dışardan alarak dokuma yapıyorduk. Böylece sanayiciliğe ilk adımı atmış olduk. 2001 yılında Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (ÇOSB) şu anda üretim yaptığımız yeri aldık ve üretimimize buradan devam ettik. Yaklaşık 20 yıldır burada üretimimize devam ediyoruz. Memleketimden daha çok burada yaşadım. Memleketimden 16 yaşında ayrıldım.
ÇOSB’deki bu yeri almamızın en büyük nedeni kendi ürünümüzü boyamak içindi. Kendi ürünümüzün boya ve apre işlerini burada yaptık. Daha sonra kapasitemizi yıllar içinde sürekli artırdık. 2005 yılında yeni yatırımlar yaptık. Kapasitemizi iki katına çıkarınca dışarıdan fason işleri de almaya başladık. Daha sonra Tokat OSB’deki yerimizi devredip, tüm yatırımlarımızı Çerkezköy OSB’de topladık.
GELECEK TEKNİK TEKSTİLDE
- Sayın Şenel üretim yelpazeniz hakkında bilgi verir misiniz?
- Dokuma ve boyama işleri yapıyoruz. Ürün yelpazemizde genellikle kadın-erkek spor giyim üzerinde kumaş üretiyoruz. İnovatif kumaşlar üretiyoruz. Tekstil üzerine çok önemli Ar-Ge çalışmalarımız var. Üretimimizi giderek teknik tekstil ürünlerine doğru yoğunlaştırıyoruz. Şu anda yeni bir ürünü hayata geçirmenin çalışması içerisindeyiz. Proteinden kumaş yapmak. Ar-Ge laboratuvarlarımızda bunların çalışmaları devam ediyor. Hem savunma sanayine hem de sivil kullanımda olacak yeni ürünler geliştiriyoruz. Askeri ürünlerde radarların göremeyeceği bir kumaş üretiyoruz. Ayrıca dikişte su bazlı bir ürün geliştiriyoruz. Normal dikişten 100 kat daha fazla sağlam bir dikiş olacak bir çalışmamız var. Dünyada 50 yıl sonra polyester yasaklanacak. Çalıştığımız markalar polyesterli ürün almayacağız dedikleri zaman zorda kalmamak için şimdiden polyesterin alternatifi ürünler geliştiriyoruz. Hedefimiz katma değeri yüksek teknik tekstil alanında yoğunlaşmaktır. Teknik tekstil hem iç pazarda hem de ihracatta Türkiye’ye büyük kazanımlar getirecektir.
RUSYA PAZARI İLE BÜYÜDÜK
- Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?
- Avrupa’nın ilk 2-3’üne girecek markalarla çalışıyoruz ve onlara diyoruz ki bize kolay ürün vermeyin piyasada yapılabilecek en zor ürünü biz üretmeye talip oluyoruz ve üretiyoruz. Yani kar oranı, katma değeri yüksek, aynı zamanda piyasada yapımı zor ürünlere talip oluyoruz. Karlı, az ama zorlu ürünleri alıyoruz. Bizim çok güzel bir ismimiz var Avrupa’da. Üretime başladığımız günden bugüne kadar sürekli ihraç yaptık. En fazla 1990’lı yılların başlarından itibaren Rusya’ya en büyük ihracatımızı yaptık. Rusya pazarı hem bizi hem de genel olarak Türkiye’deki tekstil sektörünün büyümesine çok önemli katkılar sağladı.
Bizim şu anda en büyük pazarımız Afrika ve Arap ülkeleri. Avrupa’dan daha çok buralarda büyüyoruz. Yemen’e kadar ürün satıyoruz. Bizim kumaşlarımız konfeksiyon olarak bu bölgelere gidiyor.
TEKSTİLDEN VAZGEÇİLEMEZ
- Tekstilin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
- 2005 yılına kadar tekstil sektörü büyüyerek devam etti. 2005 yılından sonra bazı yanlış düşüncelerle tekstili Türkiye’den çıkarmaya çalıştılar. Bana göre yanlış uygulamaydı. İnsanlar iki şeyden vazgeçemez. Yemekten ve giyinmekten. Soğuk da olsa sıcak da olsa giyineceksiniz. Tekstilden çıkmak yanlıştı. Bazı sektör temsilcileri başka ülkelere yöneldiler ama bana göre hepsi yanlıştı. Daha sonra bu yanlıştan dönüldü ama sektör biraz etkilendi. Son yıllarda tekrar toparlandı. Tekstil emek yoğun ve istihdamı yüksek bir sektördür. Diğer sektörler gibi değildir. O yüzden tekstilden vazgeçmemeliyiz.
MEDİKAL YATIRIMIMIZ VAR
- Tekstil dışında üretim faaliyeti gösterdiğiniz alan var mı?
- Tekstilin yanı sıra medikal anlamda da yeni yatırımlarımız var. Bu konuda da Ar-Ge çalışmalarımız sürüyor. 2011-2013 yılları arası Ar-Ge çalışmalarına çok önem verdik. Bu çalışmalarımızla sektörde öne geçtik. Özellikle boya konusunda önemli gelişmeler kat ettik.
- Ekonomik dalgalanmalar sizi nasıl etkiliyor?
- Ülkenin genel ekonomik dalgalanmalar herkesi etkiliyor. Biz de herkes kadar etkileniyoruz.
ÇALIŞAN YETİŞTİRMEKTEN BÜYÜK KEYİF ALIRIM
- Sanayicilerin çok yakındığı bir eleman sorunu var. Eleman sıkıntısı yaşıyor musunuz? Kaç kişi istihdam ediyorsunuz?
- Çalışmayı çok seviyorum. Turnalar Tekstil’de iyi elaman yetişiyor. Ben insanlara çok şans veririm. İnsanlar hata yaparak öğreniyor. Tekstilde öğrenmek deneme yanılma yöntemiyle oluyor. İnsanlara bu yanılma payını vermezseniz başarılı olamazsınız. Çünkü her şeyi okulda öğrenmiyorsunuz sektörün içinde öğreniyorsunuz. Hayat bir laboratuvar. Eleman yetiştirmeyi seviyorum. Bu bölgede bizim yetiştirip sektöre kazandırdığımız kişi çoktur. İnsanlar genelde kıskanır ama ben sevinirim yetiştirdiğim insanların başka yerlerde istihdam edilmesini. Bizim her alanda mutlaka yetişen yeni bir kişimiz vardır. Bu yükü kaldırmak aslında zor. Maliyet getiriyor. Çoğu zaman bir işi iki kişiye yaptırıyorsunuz. Ama kalifiye işçi başka yetişmiyor. Her şey para ile olmuyor. Bu ülke insanıyla çalışacak, onlarla işi yürüteceksiniz. Bunu eğer böyle düşünmezseniz çok büyük hata yaparsanız. Birçok sorun hep bana hep bana diyenlerden kaynaklanıyor. Paylaşımcı olmak lazım. Kazandığını paylaşacaksın. Yoksa kazanamazsın.
Şu anda 185 çalışanımız var. Biz kendimize göre bir sistem geliştirdik. Çalışanlarımızın daha fazla ücret alması için Turnalar Tekstil teşvik sistemiyle mesai yaptırıyorum. Oluşturduğumuz bu sistemle çalışanların hayatlarını daha rahat idame ettireceği maaşlar almalarını sağlıyoruz. Cuma ve Cumartesi günleri mesai vererek onlara katkı sağlıyoruz. Bize artı maliyet getiriyor ama biz seve seve seviyoruz.
Ben her gün 08.00’da işimin başındayım. İstanbul’da yaşıyorum ama her gün işimin başındayım. Ben de çalışanlarla buradayım. Bu yaşam felsefesidir. Ben çalışmayı çok seviyorum.
ÜNİVERSİTELERLE ÇALIŞIYORUZ
- Üniversite - sanayi işbirliği kapsamında ne gibi çalışmalarınız var?
- Staj konusunda Özel ÇOSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve birçok üniversitemizle irtibat içindeyiz. ÇOSB bize her konuda olduğu gibi staj konusunda de yardımcı oluyor. İşe meraklı her üniversite bizimle irtibata geçiyor. Üniversiteler de bizim gibi kendilerini geliştirecek fabrika arıyor. O yüzden biz onlar için onlar da bizim için bulunmaz bir nimetiz.
HER YIL 100 ÖĞRENCİYE BURS VERİYORUZ
- Çerkezköy’e 32 derslikli, iç donanımı dahil bir ortaokul yaptırdınız. Eğitime özel bir önem veriyorsunuz?
- Eğitime yaptığımız yatırımlar var. Yıllardır biz üniversite öğrencilerine burs veriyoruz. Yıllarca her eğitim-öğretim yılında 100 öğrenciye burs verdik. Büyük miktarda burs ve karşılıksız burslar verdik. Ders notlarına bakarak burs verdik. İyi derecede eğitimine devam eden öğrencilere burs verdik. Başarısız öğrencilerin bursunu kestik. Çalışmak lazım. İnsan aç ve susuz yaşayamayabilir ama çalışarak ölmez.
Evet, Çerkezköy’e üst segmente bir okul yaptık. Ben eğitime yardım etmeyi kendimde bir zevk olarak görüyorum. Gelecek eğitimde. İnsanları eğitmezsek bir adım atamayız. Robotların olacağı bir çağa gidiyoruz. Dolayısıyla eğitime devam etmeliyiz.
Yaptığımız Yusuf Şenel Ortaokulu 36 dersliklidir. Trakya’nın en büyük ortaokuludur. Çok güzel bir projeyi hayata geçirdik. Çocuklar rahat eğitim alsın diye yüksek tavanlı bir okul yaptık. Çok havadar bir okul. Salonları ve sınıfları çok rahat. Her yeri çok geniş, ferah ve büyük bir okul. Dijital tahtaları en son sistem aldık. Hepsini kendimiz finanse ettik. Tamamen kendi öz kaynaklarımızla yaptık. Normalde hayırseverler sadece binayı yapar ben içerisindeki her şeyi kendim donattım. Perdelerine kadar kendi kaynaklarımızla yaptım. Çok beğenilen bir okul oldu. Yusuf Şenel Ortaokul’unda okuyan sınıf birincilerini yurt dışına dil eğitimine göndereceğiz. Bunu gerçekleştireceğiz.
- Hobileriniz nelerdir?
- Benim en büyük hobim kitap okumak. Şu ana kadar 3 binin üzerinde kitap okumuşumdur. Bir de çalışmak. Bana insanın kişiliğimle dostum olmasını isterim.