Maliye Bakanı sayın Mehmet Şimşek koordinatörlüğünde yürütülen Enflasyonla Mücadele Programı, biz sanayicilerin ve iş dünyasının büyük çoğunluğunun desteğiyle yürütülüyor. Enflasyonun hızla düşürülmesini ve ekonomide herşeyin normale dönmesini doğal olarak hepimiz içtenlikle istiyor ve bekliyoruz. Konulan hedeflerin gerçekleşeceğine inanıyoruz. Sanayi sektörünü doğrudan etkileyen sıkıntıların da sona ereceğini düşünerek ülkemiz adına sabır ve sebatla üstümüzdeki külfete katlanıyoruz.
Ancak, son iki ayda açıklanan enflasyon verileri program hedeflerini bozdu, grafiğin yönünü yukarıya yöneltti, beklenti süresini uzattı. Tüketici fiyatları Eylül ayında yüzde 3,23 ve Ekim ayında 2,43 oranında arttı. Böylece yıllık TÜFE artışı yüzde 32.5’e ulaştı. Sayın Şimşek, kışın yaşanan don olayını tahmin edemediklerini, fiyatların bu nedenle yükselerek enflasyon artışına neden olduğunu açıkladı.
Bununla bağlantılı olarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2025 yılına ilişkin enflasyon tahminini yukarı yönlü revize etti. TCMB Başkanı sayın Fatih Karahan, 2025 yılı sonu için daha önce %25-29 seviyesinde açıklanan tahmin aralığının %31-33 olarak güncellendiğini duyurdu.
Sayın Karahan, küresel belirsizliklerin artmış olmasının ve dezenflasyon sürecinin beklenenden daha yavaş ilerlemesinin de tahminlerin güncellenmesine neden olan faktörler arasında yer aldığını belirterek “Son iki ayda enflasyon, tahmin aralığımızın üzerinde gerçekleşti.” dedi.
Kolaylıkla tahmin edeceğiniz gibi, bu güncelleme, yıllardır aşağı çekilmesini beklediğimiz faizlerin indirilmesi ihtimalini bu yıl için zora soktu. İş dünyasının finansmana erişim sorunu önümüzdeki aylarda da sık sık gündemde kalmaya devam edecek.
Benzer bir gösterge olan, hemen her yazımda sözünü ettiğim, İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat PMI verisi ekimde 46,5’e geriledi. Bu rakam, son üç ayın en düşük değeri olarak karşımıza çıktı. Böylelikle endeks, imalat sanayi sektörünün faaliyet koşullarında bozulmanın devam ettiği yönünde sinyal verdi. Üretimde yavaşlama eğilimi tam 19’uncu aya ulaştı.
Benim önemini vurguladığım bu notları, bugüne kadar cool-headed (serinkanlı) tavrını titizlikle koruyan Ankara Sanayi Odası Başkanı sayın Seyit Ardıç sesini yükselterek anlattı. ASO Başkanı Ardıç, “Tek başına yüksek faiz politikası, enflasyonu kontrol altına almak için yeterli olmadığı gibi, reel sektörü de ciddi biçimde zorluyor. Üretim maliyetleri artıyor, yatırımlar erteleniyor ve krediye erişim neredeyse imkansız hale geliyor. Yapısal reformlarla desteklenmeyen mevcut dezenflasyon politikası, üretimi değil ithalatı teşvik eder hale geldi. Bu tablo sürdürülebilir değildir" dedi.
İzlenen politikaların daha hızlı başarıya ulaşması için bildiklerimizi söylemek, taleplerimizi anlatmak bizim görevimiz. Hepimiz, içinde olduğumuz bu geminin zorlukları yenerek ilerlemesini arzu ediyoruz.
Sanayici arkadaşlarıma güzel günler, iyi çalışmalar diliyorum.





