Dünyanın en değerli elmaslarından biri olan Topkapı Sarayı’ndaki Kaşıkçı Elması ile ilgili bir rivayet vardır. Önceleri değeri bilinmez ve bulan kişi tarafından bir kuyumcuya 10 akçeye satılır. Sonradan değeri anlaşılır ve yerinin saray olduğuna karar verilir. Bu elmas halen dünyaca en çok bilinen 22 elmas arasındadır. İşte Tekirdağ’ı bu yönüyle Kaşıkçı Elması’na benzetiyorum.
Tabii ki Tekirdağ’ın değerini her zaman bilenler oldu ama önümüzdeki yıllarda bambaşka bir değer çıkacak ortaya. Çünkü, Türkiye hepimizin yıllarca konuştuğu ve bazen hamaset ölçülerinde övündüğü bir ‘potansiyeller’ ülkesiyken artık bambaşka bir gelişme profiliyle yoluna devam ediyor. Bu yeni dönemde Türkiye’den daha hızlı gelişecek illerimiz arasında en güçlü isim Tekirdağ. Çünkü, Tekirdağ; karayolu, demiryolu, deniz ve havayolu ile Türkiye’nin Avrupa’ya ve dünyaya akma noktası oluyor. Çünkü Tekirdağ; 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat yapacak bir ülkenin üretim ve ulaşım merkezi olacak.
Tekirdağ, İstanbul’un gücünden güç alacak ve Türkiye’ye güç katacak. İstanbul artık dünya çapında, finans, ticaret, turizm ve kültür merkezi oluyor. Artık geleneksel tüm sanayi faaliyetleri İstanbul’dan taşınmak zorunda. Bu süreç en çok da Tekirdağ’ı öne çıkarıyor. Çünkü İstanbul’un doğusunda çok büyük bir yığılma olmuş durumda ve bu yığılma artık alternatif yerlerin aranmasına neden oluyor. İstanbul’un batısında ve Avrupa’ya açılma kapısı olarak Tekirdağ önümüzdeki 10 yıl içinde çok büyük bir gelişme yaşayacak.
SANAYİ ODASI ŞART
Türkiye genelinde, ilk akla gelen sanayi kentlerinden Bursa’nın, Manisa’nın ve Tekirdağ’ın sanayi odası yok. Bu illerimizde ‘sanayi ve ticaret odası’ ya da ‘ticaret odası’ var. Hepimiz biliyoruz ki ticaret erbabı ile sanayi erbabının işleri, sorunları, çözümleri çok farklıdır. Üstelik bir ilde sanayici sayısı ile ticaret erbabı sayısı arasında da çok büyük dengesizlik olur. Çünkü bir sanayici olmak çok daha büyük sermaye ve yatırım gerektirir. Bir tüccar olmak ise çok daha az sermaye ve basit işlemlerle mümkündür. Bizce sanayi odası kurmayı hak eden her ilimizde sanayi odası kurulmalı. Çünkü sanayiciler örgütlü olunca daha güçlü oluyorlar. Daha güçlü olunca da hem o ilin hem de ülkenin temel ihtiyaçlarına çok daha hızlı yanıt verebiliyorlar. O nedenle Tekirdağ’da, Bursa’da ve Manisa’da sanayi odaları kurulmalı. TOBB ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığımız, bu konuda ön açıcı olurlarsa ülke için çok faydalı adımların atılmasına da imkan sağlamış olurlar. Düşünün ki Tekirdağ’da 13 OSB, 1400’ü aşkın kalbürüstü sanayici var. Sanayi işçisi 250 bini aşmış durumda ama bir sanayi odası bile yok.
