‘Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu’ araştırması, Türkiye’de sanayi sektörünün son bir yılı nasıl geçirdiğini, sorunlarını, problemlerini, isteklerini ortaya döker. En büyüklerin bu genel sorunlarına, KOBİ’lerin sorunlarını da eklerseniz Türkiye sanayisinin manzarası ile karşılaşırsınız.
Bu arada, kendi adımıza hemen şunu da belirteyim ki Çerkezköy Organize Sanayi Bölgemizden 20 firma ülkemizin en büyük 500 firması arasında yer almayı başardı. Bölgemiz, Türkiye’nin örnek üretim bölgesi olarak her koşulda başarıya doğru yol alıyor. Biliyorsunuz benim bu köşemde satırlara döktüklerim, Türkiye’nin her yanında üretim yapan yüzbinlerce kahraman sanayicimizin dile getirdiği sorunlar, sıkıntılar ve taleplerdir.
İSO 500 verilerinin analizindeki ortaya çıkan değerlendirmelerin en önemlilerini başlıklar halinde hatırlatmak istiyorum:
- Sanayi şirketlerinin karlılıklarında önemli düşüşler var.
- Düşük karlılıkla faaliyet gösteren ve krediye bağımlı firmaların durumu giderek zorlaşıyor.
- Yüksek teknoloji, yenilik ve verimliliğe dayalı bir yapıya bir türlü geçilemiyor.
- Kilogram başına ihracat 2013 yılında 1,54 dolar iken 2023 yılında bu oran 1,48 dolara geriledi.
- Enflasyondan arındırıldığında 100 büyük firmada üretimden satışlar reel olarak %11,6, 500 büyük firmada da %13,8 geriledi. Bu oran 2019 döneminden bu yana en sert düşüş.
Yazılarımdaki görüşlerimi, araştırma, anket ve endekslerdeki göstergeleri dikkate alarak açıkladığımı tüm okurlarım, dostlarım iyi bilir. Temmuz ayı başında veri yağmuruna tutulduk desek yeridir. Bu verilerle ilgili değerlendirme sonuçlarında, tüm sanayi sektörü temsilcilerinin ve ekonomiyi yakından izleyen ekonomistlerin aşağı yukarı aynı görüş içinde olduğunu da özellikle belirteyim.
- Reel kesim güven endeksi Haziran’da 100,5 seviyesine geriledi. Her ne kadar iyimserlik oranı var gibi gözükse de gerilemeye dikkat çekiyorum.
- İmalat PMI endeksi 48,4 seviyesine düştü. İki aydır eşik değer olan 50’nin altında.
- Sanayi üretimi Nisan ayında yıllık bazda % 0,7, aylık bazda % 4,9, önceki çeyrek ortalamasına göre de %4,2 oranında geriledi.
- Haziran ayı enflasyonu TÜFE’de yüzde 71,6’ya ve Yİ-ÜFE’de yüzde 50’ye ulaştı. Yüksek enflasyon her zaman olağan ekonomik işleyişin, sürdürülebilir üretimin düşmanıdır.
Son olarak bir de önümüzdeki döneme ilişkin iki noktaya değinmezsem olmaz diye düşünüyorum.
- Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yeni Asgari Kurumlar Vergisi çalışmasında cirodan alınması düşünülen vergi, adil vergi sistemini getirmez, adaletsizliği büyütür. Yüksek enflasyon ortamında, çok yüksek kredi faizleri dönemi yaşanırken sanayi sektöründe karlılık oranının ne kadar düştüğünü biraz önce açıkladım.
- Şirketlerin KDV alacakları giderek artmaktadır. Bugün için 30 milyar doları geçtiği belirtiliyor ve bu konu acil çözüm beklemektedir.
Çok sayıda uygulama eksiklikleri olmasına rağmen, Sayın Mehmet Şimşek’in uyguladığı sıkı para politikasının hızla başarıya ulaşmasını dilemekten başka şansımız yok. Baz etkisi ile hızla düşecek olan enflasyon, birçok kesimde umut ve iyimserlik yaratacak, ekonomi yönetimine yardımcı olacaktır. Biz de şu andaki dezenflasyon politikalarının daha da sıkı ve kararlı biçimde sürdürülmesi talebiyle desteğimizi esirgemiyoruz. Büyük başarılara zor dönemlerden geçilmeden ulaşılamıyor.
Değerli sanayi camiasına bereketli, sağlıklı, güzel günler diliyorum.