Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) Başkanı Özgür Burak Akkol, Koç Holding İnsan Kaynakları Direktörü olarak toplu sözleşme masalarında yer almaya başladığı günden itibaren süre konusuna takıldı:

- Yasada toplu iş sözleşmelerinin maksimum 3 yıllık yapılacağı konusunda hüküm var.

Ardından Türkiye’de toplu sözleşmelerin ortalama süresine baktı:

- Toplu iş sözleşmeleri genellikle 2 yıllık dönemi kapsayacak şekilde imzalanıyor.

Sonra başka ülke örneklerini inceledi, ABD’deki süreler dikkatini çekti:

- ABD’deki sendikalar işverenlerle 5-6 yıllık sözleşme imzalıyor.

Türkiye’de ortalama sürenin kısa olduğunu düşündü:

- Toplu iş sözleşmeleri hazırlık, görüşme, pazarlık derken 9 ay zaman alıyor. Yani, 2 yıllık sözleşme imzalanıyor. Bir yılın hemen ardından sonraki dönem sözleşmesinin trafiği başlıyor. İşçi ve İşveren sendikalarına ücret pazarlığı dışında, temsil ettikleri taraflara başka hizmetler üretmek için zaman kalmıyor.

Akkol, MESS yönetimine girip sonra da Başkan olunca, ardından TİSK Başkanlığı’nı da üstlenince konuya yeniden kafa yormaya başladı:

- Yasada toplu iş sözleşmelerine maksimum sürenin yer almasına gerek var mı? Yer alacaksa neden maksimum süreyi 3 yıl olarak tutuyoruz? Bu süreyi 5-6 yıla çıkarsak daha iyi olmaz mı?

Sürenin uzatılmasının taraflarından birinin lehine ya da aleyhine olmayacağını irdeledi:

- Belirlenen ücret artışlarında enflasyon dikkate alınıyor. Dolayısıyla sözleşmenin ikinci yılı nasıl ki enflasyona endeksleniyorsa, 3, 4 ve 5’inci yılları da enflasyona endekslenir. Ona göre karar verilir.

Diyelim ki TİSK, toplu iş sözleşmelerinde sürelerin uzatılmasını gündeme getirdi, yasanın değişmesini istedi.

İşçi sendikaları, onları temsil eden konfederasyonlar, Türk-İş, DİSK ve Hak-İş süre uzatmaya sıcak bakar mı?

Sendika yönetimleri, sürenin kendi seçim ve görev dönemlerine göre belirlenmesinden yana tavır koyar mı?

Bir sendika başkanı 5 yıllık toplu iş sözleşmesine imza atıp, 2-3 yıl içinde görevden giderse, tartışma çıkar mı?

Yeni görev alan sendika başkanı, “Benim görev dönemimi bağlayan toplu iş sözleşmesine imza atılmasını kabul etmem” derse ne olur?

DİSK’e tarihimizde ilk ziyareti yaptım

TİSK ve MESS Başkanı Özgür Burak Akkol, göreve başladıktan sonra ziyaret planı yaptı:

- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) tarihimizin ilk başkan düzeyindeki ziyareti ben yapmış oldum.

Özgür Burak Akkol’un bu ziyaretini duyunca aklıma DİSK’in, Maden-İş’i 12 Eylül 1980 darbesi öncesi duvarlara yazılan sloganı geldi:

  • DGM’yi ezdik, sıra MESS’te...

Akkol’un DİSK ziyaretinin nasıl geçtiğini merak ettim, paylaştı:

- Çok olumlu karşıladılar bizi...

Akkol, Kurban Bayramı’nda bir adım daha attı:

- Bayramın ilk günü sabah 08.30’da Türk-İş, DİSK ve Hak-İş başkanlarını aradım. Bayramlarını kutladım.

Mavi yakalının da mail adresi olmalı

TİSK ve MESS Başkanı Özgür Burak Akkol, MESS yönetimine ilk girdiğinde üye iş yerlerinde çalışan mavi yakalı personelin cep telefonu alışkanlıklarına baktırdı:

- Mavi yakalıların yüzde 90’ı akıllı telefon kullanıyor.

Sonra Almanya’daki şirketlerden örneklere baktırdı:

- Almanya’daki koca koca şirketler mavi yakalı personellerine şirket üzerinden mail adresi vermiyor.

Mavi yakalı personele şirketler üzerinden mail adresi verilmesinden yana olduğunu belirtti:

- Mavi yakalı personeli neden ayrı tutuyoruz. Onların da şirket üzerinden mail adresi olmalı. Günümüzde birçok haberleşme mobil yürüyor. Mavi yakalı personel de günlük hayatında başka işlerde mobil haberleşmeyi kullanıyor. Şirket içi haberleşmede veya bazı işlemlerde mobil haberleşmeyi kullanabilmeli.

Akkol, yadırgadığı bir yöntem üzerinde durdu:

- Beyaz yakalı bir personelin yakını vefat ettiğinde duyurusu mail veya mobil mesaj şeklinde yapılıyor. Mavi yakalı bir personelin yakını vefat ettiğinde, çalıştığı fabrikadaki panolara duyurusu asılıyor. Böyle bir ayırımı doğru bulmuyorum.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106