STFA’nın iki kurucusundan Sezai Türkeş, kızı Tomris Hanım üniversite çağına gelince Londra’da öğrenim görmesini istedi. Kızını Londra’ya gönderirken orada bulunan ve kendisi gibi Kıbrıs kökenli olan Yusuf Taşkent’le haberleşti:
- Kızım sana emanet...
Tomris Hanım, Londra’ya yerleştikten belirli bir dönem sonra babasını aradı:
- Baba, ben evlendim.
- Kiminle?
- Yusuf Taşkent’le.
Bu haber Sezai Türkeş’in içine oturdu. Evliliği yakın dostunun “emanete hıyaneti” olarak gördü. O an kararını verdi:
- Benim için yoksun artık Tomris.
Tomris-Yusuf Taşkent çiftinin oğulları Sezai, Nur ve Alp Taşkent, Londra’da doğup büyüdü. Sezai Türkeş’in kızı Tomris Taşkent’i affetmesi uzun zaman aldı. Ailenin büyükleri araya girdi, Sezai Türkeş’in vefatından 3-4 yıl önce kızıyla arasında barış sağlandı. Türkeş, o sırada torunları için şunu istedi:
- Torunlarım Koç Üniversitesi’nde MBA yapsın.
Sezai Türkeş, belki de İngiltere’de doğup büyüyen torunlarının İstanbul’da MBA yaparak Türkiye’ye adapte olmalarını istemişti. Türkeş, o dönemde kurucu ortağı Fevzi Akkaya’nın hisselerini temsil eden Eser Tümen’in yönetim anlayışını da kendine uygun görmemiş, yollarını ayıran adımlar atmıştı.
Sezai Türkeş, kızı Tomris Taşkent’le barıştıktan, Eser Tümen’le şirketteki yollarını ayırdıktan kısa süre sonra, 1998 yılında vefat etti. Aynı yıl bir süredir sıkıntılı dönem yaşayan grubun CEO’luk görevine Anadolu Grubu’ndan transfer edilen İlker Keremoğlu atandı.
Keremoğlu, Anadolu Holding’in 1984’te dönemin ANAP Hükümeti’nin “kahvehanelerde bira yasağı” kararıyla krize girip, “küçülerek büyüme” modelinin bir benzerini STFA’da uyguladı. Tomris Taşkent’in yüzde 70’i aşan hissesine sahip olduğu STFA Grubu, son dönemlerde yeniden Türkiye’nin güçlü grupları arasında yerini aldı.
STFA Yatırım Holding CEO’luğunu 2011 sonunda İlker Keremoğlu’ndan devralan Mehmet Ali Neyzi, Kuveyt’teki sohbetimiz sırasında gruptaki son durumu şöyle özetledi:
- Yönetim Kurulu Başkanımız İlker Keremoğlu ile başta Tomris Taşkent olmak üzere aile arasında müthiş güvene dayalı bir ilişki var. Aile İlker Bey’e çok güveniyor.
- Tomris Hanım fiili olarak şirketlerle ilgileniyor mu?
- Aile meclisinde oldukça etkili. Holding merkezine de gidip-geliyor. Zaten artık oğulları Sezai, Alp ve Nur Taşkent de grubumuzda etkin görevlerde bulunuyor.
STFA’nın Kuveyt Oil Company için inşa etmeye başladığı limanın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün katılımıyla gerçekleşen temel atma töreni vesilesiyle Alp Taşkent ve Nur Taşkent’i ilk kez yakından tanıdım.
İkisinin de Türkçe’yi konuşurlarken zorlandıklarını gözledim. Tomris Hanım’ın öyküsünü öğrenince, çocuklarının “ana dili”nin İngilizce olduğunu anladım...
STFA’nın temellerinin Sezai Türkeş ve Fevzi Akkaya tarafından atılışı, grubun yurt dışına ilk açılan Türk müteahhitlik şirketi konumuna yükselişi, zirveye çıkıp, sonra sıkıntılı günler yaşaması...
Tomris Hanım’ın “evlatlıktan ret” öyküsü...
Tüm çıplaklığıyla ortaya konulsa, içinden çok önemli dersler çıkar gibi görünüyor...
Türk kahvesi makinesi için THY ile konuşuyoruz
Onur Soysal’ın başkanlığını yürüttüğü Kandilli Kulübü’nde Turkish Do&Co’nun Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Atilla Doğudan’a Altın Marka ve Kahve Dünyası’nın patronu şu soruyu yöneltti:
- THY uçaklarında Türk kahvesi servisi üzerinde neden durmuyorsunuz?
- Hazır paketler yardımıyla Türk kahvesi servisimiz var.
- Benim kastım uçakta örneğin Arçelik-Beko’nun veya onun benzerini yapan şirketlerden birinin Türk kahvesi makinesini neden kullanmadığınız?
- Uçaklarda her türlü aparat uluslararası sertifikasyon gerektiriyor. Başta Boeing ve Airbus olmak üzere uçak üreten şirketlere kabul ettirmek pek kolay olmuyor.
Aynı konuyu Milano’daki Eurocucina Fuarı’nda sohbet ettiğim Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik Genel Müdürü Levent Çakıroğlu’na sordum:
- Kahve makinesi konusunu THY ve uçak şirketleriyle konuşuyoruz. THY yönetiminin desteğiyle Türk kahvesi makinelerimizin THY uçaklarına girebileceğini düşünüyoruz.
Fotoğrafaltı :
Hakan Bulgurlu, Levent Çakıroğlu, Tülin Karabük (soldan sağa).
