Halk tanklara çıktı darbe püskürtüldü

15 Temmuz 2016’da FETÖ/PYD (Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması) Türk Silahlı Kuvvetler içindeki elemanlarını harekete geçirerek bir darbe girişiminde bulundu. Darbe girişimine karşı tüm halk, farklılıklarını bir kenara bırakarak yek vücut oldu ve bu demokrasi düşmanı adımı püskürttü.

FETÖ/PYD elemanlarının ordu içindeki uzantıları darbenin emir-komuta zinciri içinde yapılmasını sağlamak amacıyla ilk olarak saat 16.00 sularında Genelkurmay Karargahı’nı bastı. Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, darbeyi ve darbe bildirisini okumayı reddetmesi üzerine rehin alınarak Ankara Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı’na götürüldü. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın emir subayı Yarbay Levent Türkkan tarafından Genelkurmay Karargâhı'na çağrılan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak ve Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler de karargahta rehin alınarak Akıncı Üssü’ne götürüldü. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ise İstanbul Moda’daki Deniz Kulüp’te katıldığı bir düğün sırasında darbeci subaylar tarafından rehin alındı. Orgeneral Ünal burada rehin alınarak hava yoluyla saat 02.00’da Ankara Akıncı Üssü'ne intikal ettirildi. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi ise Ankara’da katıldığı bir düğünden ‘Genelkurmay Karargahı’nda çatışma var’ denilerek yola çıkarıldı ve araçta bulunan Konya Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Timurcan Ermiş tarafından rehin alınarak Akıncı Üssü’ne götürüldü. Komutanlar 16 Temmuz 2016’da sağ olarak kurtarıldı.

Darbe girişimini Yeşilyurt Harp Okulu’nda katıldığı bir düğünde öğrenen Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu darbeci korumalarına atlatarak sadece emir subayı ve astsubay olan şoförünü alarak oradan ayrıldı. Oramiral Bostanoğlu darbecilere yakalanmamak için 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan geceyi Yeşilköy ve Florya sokaklarında aracıyla mobil halde geçirdi. Bostanoğlu, emir subayının telefonunu kullanarak ulaşabildiği kendine bağlı komutanlar aracılığıyla Deniz Kuvvetleri’nde darbeci askerlere karşı bir mücadele başlattı. 16 Temmuz 2016’da saat 10.30 gibi Atatürk Havalimanı’na intikal eden Oramiral Bostanoğlu, havalimanında karargah kuran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve o sırada Genelkurmay Başkanlığı’na vekalet eden 1. Ordu Komutanı Ümit Dündar’la görüş-alışverişinde bulunarak havayolu kapalı ve tehlikeli olduğu için karayoluyla Ankara’ya hareket etti.

15 Temmuz gecesi İstanbul’da tanklarla Boğaziçi Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü tanklarla trafiğe kapatan darbeci askerler, ses duvarını aşan savaş uçaklarının bomba etkisi yaratan ses patlamalarıyla (sonic boom) korku ve panik yaratmaya çalıştılar. Jetlerle aynı işlemleri Ankara’da da gerçekleştirdiler. İstanbul Atatürk Havalimanı ve Sabiha Gökçen Havalimanı’na girişler tanklarla kapatıldı, uçuşlar durduruldu. Aynı gelişme Ankara Esenboğa Havalimanı’nda da yaşandı. Darbeciler, İstanbul’da TRT ve Telekom binalarını, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nü, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı ve İstanbul Valiliği’ni ele geçirmeye çalıştılar. Hürriyet ve CNN TÜRK’ü basarak yayına müdahale ettiler. Ankara’da MİT ve Genelkurmay Başkanlığı’nda silahlı çatışma çıktı. Genelkurmay Karargahı’nı ele geçiren darbeciler Türk Silahlı Kuvvetleri internet sitesinden tüm birliklere askerin yönetime el koyduğuna ilişkin açıklama gönderdiler. TRT’yi basarak ülke yönetimine el koyduğunu söyledikleri ‘TSK Yurtta Sulh Konseyi’nin darbe bildirisini okuttular. Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, saat 23.45’te TRT’te okutturulan bildirinin korsan olduğunu açıkladı. Hareketleri riske girince ve direnişle karşılaşınca Cumhurbaşkanlığı, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Özel Kuvvetler Komutanlığı, TÜRKSAT, Polis Özel Hareket Merkezi’ni bombaladılar.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 23.45’te Başbakan’ı arayarak darbelerin kabul edilemez olduğunu, hükümetin yanında olduklarını söyledi. Aynı saatlerde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu ülke darbelerden çok çekmiştir. Aynı sıkıntıların yeniden yaşanmasını istemiyoruz" diyerek darbecilere karşı çıktı.

Bütün bu gelişmeler yaşanırken tüm dikkatler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çevrilmişti. Erdoğan, ailesiyle birlikte Marmaris’te Turban Yazıcı Otel’de kalıyordu. Darbe gecesi ailesiyle Marmaris’ten helikopterle Dalaman Havalimanı’na geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan oradan uçakla İstanbul Havalimanı’na geldi. Erdoğan ve ailesinin Marmaris’ten ayrılmasından dakikalar sonra tatil yaptıkları otel darbeci askerler tarafından basıldı. Ancak o sırada Cumhurbaşkanı ve ailesi uçakla İstanbul’a geçiyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, CNN TÜRK’ün 00.25’te yaptığı cep telefonu üzerinden görüntülü canlı bağlantıyla halkı darbeye karşı kent meydanlarına ve havalimanlarına çağırdı.

CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın telefonu üzerinden canlı yayına bağlanan Erdoğan, "Milletimizi meydanlara davet ediyorum. Kesinlikle bu darbecilerin başarılı olacağına inanmıyorum. Silahlı Kuvvetler içindeki azınlığın kalkışma hareketi. Paralel yapılanmanın teşvik ettiği harekettir. Bu gelişme silahlı kuvvetlerimizin içindeki bir azınlığın ne yazık ki kalkışma hareketidir. Ülkemizin birliği, beraberliğine yönelik bu harekete milletçe vereceğimiz cevapla bunlar bu cezayı alacaklardır. Bunun bedelini, yargı önünde çok ağır ödeyecekler..." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 03.25’te Atatürk Havalimanı’na indi. Halka hitap eden Erdoğan yaptığı açıklamada kendisinin ayrılmasının ardından kaldığı otele saldırı düzenlendiğini açıkladı.

1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Güler, saat 01.10’da CNN Türk televizyonuna telefonla bağlanarak: “Darbe girişiminde bulunanlar küçük bir grubu temsil ediyorlar. Diğer birliklerle birlikte gerekli tedbirleri alıyoruz” açıklamasını yaptı.

Erdoğan’ın çağrısının ardından birçok kentte darbe karşıtları, Türkiye bayraklarıyla meydanlara indi, darbecilerin ele geçirmeye çalıştıkları kritik noktalarda devlete bağlı asker ve polisle birlikte hareket ederek tankların üzerine çıktı. Halkın sokaklara çıkarak darbeye karşı direnmesi darbecileri şaşkına çevirdi ve darbeci birlikler görev yerlerini terk etti, bir çoğu silahlarını bırakarak teslim oldu. Erdoğan’ın halkı sokağa davetinin ardından başta İstanbul ve Ankara olmak üzere tüm illerde camilerden ezan ve sela okunmaya başlandı. Türkiye’nin farklı kent merkezlerinde camilerden ve bazı belediye binalarından insanlara ‘sokağa çıkın’ çağrısı yapıldı.

Kontrolü tamamen kaybeden darbeciler TSK internet sitesinden 01.20’de ikinci bir açıklama yaparak sokağa çıkma yasağı ilan ettiklerini duyurdular. Açıklamada şöyle denildi: “Türk Silahlı Kuvvetleri ülke sathında kontrolü ve güvenliği sağlamaktadır. Tüm ülkede sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Vatandaşlarımızın güvenliği ve can sağlığı için evlerinde kalmaları, sokağa çıkmamaları ve milletin hizmetinde olan Türk askeri ile işbirliği içinde olmaları yüksek öneme haizdir.”

LİDERLER İLK KEZ BEŞTEPE’DE

16 Temmuz 2016’nın sabah saatlerinden itibaren darbeciler emellerine ulaşamadan görev yerlerinden kaçtılar. Havalimanları 16 Temmuz 2016 saat 05.30’dan itibaren uçuşlara açıldı. TBMM 16 Temmuz 2016’da kaldığı yerden çalışmalarına başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan darbe girişiminin ardından 19 Temmuz 2016’da Ankara'ya dönerek çalışmalarına başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 25 Temmuz 2016’da Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi Beştepe’de Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ağırladı. Görüşme 2 saat 40 dakika sürdü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘tehlike geçinceye kadar demokrasi nöbetlerine devam’ çağrısı üzerine halk 29 gün kent ve ilçe meydanlarını terk etmedi. İstanbul Yenikapı'da Cumhurbaşkanlığı tarafından 7 Ağustos 2016’da gerçekleştirilen ‘Demokrasi ve Şehitler Mitingi' darbe heveslilerine muhteşem bir cevap verdi. Mitinge Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Binali Yıldırım, CHP Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Kurmay Başkanı Hulusi Akar, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yle birlikte milyonlarca kişi katıldı. Demokrasi nöbetleri 10 Ağustos Çarşamba günü sona erdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan 15 Temmuz kalkışmasına karşı çıkan 249 kişinin şehit düştüğünü, 30 darbeci askerin de öldürüldüğünü açıkladı. Erdoğan, "Biz ‘vur’ emri vermedik. ‘Onları yakalayın ve adalete teslim edin’ dedik” dedi.

Darbe girişimi sonrası ülke çapında yapılan demokrasi miting ve nöbetlerinin en güzel örnekleri Trakya’da da yaşandı. Tekirdağ ve Çerkezköy’de düzenlenen demokrasi nöbet ve yürüyüşleri; demokrasinin millet nezdinde kökleşmesini gösteren önemli eylemlerdi.

Tekirdağ'da Fethullahçı Terör Örgütü “FETÖ” tarafından yapılan darbe girişimini protesto etmek amacıyla 25 Temmuz 2016’da binlerce vatandaş demokrasi için yürüdü. FETÖ tarafından yapılan darbe girişimine tepki göstermek amacıyla Tekirdağ Valiliği tarafından düzenlenen yürüyüşe katılım oldukça yoğundu. Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, AK Parti Tekirdağ Milletvekilleri, CHP Tekirdağ Milletvekilleri, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi (ÇOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sözdinler, ÇOSB Bölge Müdürü Mehmet Özdoğan, tüm belediye başkanları, Tekirdağ merkez ve 11 ilçesinden gelen vatandaşlar demokrasi için yürüdü.

Merkez İlçe Süleymanpaşa Tekira AVM önünden başlayan demokrasi yürüyüşü, Tekirdağ Valiliği önüne kadar sürdü. Yürüyüşe katılan binlerce vatandaş, ellerine Türk bayrakları alarak ‘Darbeye karşı omuz omuza’, ‘Şehitler ölmez vatan bölünmez’ gibi sloganlar attı. Darbeye karşı düzenlenen yürüyüşün son bulduğu Tekirdağ Valiliği önünde bir dakikalık saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu.

Vatandaşlara seslenen Vali Mehmet Ceylan, “15 Temmuz 2016 gecesi başlatılan 16 Temmuz 2016 sabahı etkisiz hale getirilen darbe girişimini şiddetle kınıyoruz. Bu hain darbe girişiminin başarısızlığa uğraması, ülkemizin diğer illerinde olduğu gibi Tekirdağ halkının da birlikte duruşu ve günlerdir demokrasi nöbeti tutması, kararlı tutumu, demokrasiye sahip çıkma iradesiyle her türlü takdire şayandır. Daha fazla sağduyu, birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Darbe girişimi karşısında canlarını ortaya koyarak şehit düşen kahraman güvenlik güçlerimize ve demokrasimize bağlı yurtsever vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet kederli ailelerine başsağlığı diliyor yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu demokrasi yürüyüşünde buraya geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim” dedi.

Bir grup askerin darbe girişimine karşı başlatılan Demokrasi Nöbeti’nde Çerkezköylüler darbe girişimini lanetledi. Çerkezköy Belediye Meydanı’nda 29 gün süren Demokrasi Nöbeti’nde Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi adına, ÇOSB Bölge Müdürü Mehmet Özdoğan katılarak 21 Temmuz 2016’da bir konuşma yaptı. Düzenlenen programa; Çerkezköy Kaymakamı Metin Kubilay, Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcısı Hacı Ünal, AK Parti Çerkezköy İlçe Başkanı Abdullah Öğe, Çerkezköy Organize Sanayi Bölge Müdürü Mehmet Özdoğan, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Kozuva, Çerkezköy Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ali Bozdağ, Çerkezköy Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Muzaffer Yaztepe, Çerkezköy Şoförler Odası Başkanı Mustafa As, Çerkezköy Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Yılmaz Arat, Çerkezköy Servis Araçları Sahiplendirme Derneği Başkanı Fikret Tanyeri, Mahalle Muhtarları ve binlerce Çerkezköylü vatandaş katıldı.

Özdoğan’ın konuşmasında aşağıdaki görüşlere yer verdi: “Şahsım ve temsil ettiğim Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi adına hepinizi muhabbetle selamlıyorum. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi olarak, 15 Temmuz gecesi milli irademize ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere büyük milletimize yapılan kalkışma girişimini şiddetle kınıyoruz.

Bu hain kalkışmanın başladığı andan itibaren cesaret ve kararlılık göstererek girişimin püskürtülmesinde en önemli rol oynayan başta CUMHURBAŞKANIMIZ SAYIN RECEP TAYYİP ERDOĞAN, BAŞBAKANIMIZ SAYIN BİNALİ YILDIRIM ve TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİMİZ olmak üzere tüm güvenlik güçlerimiz ile silahlı kuvvetlerimizin komuta kademesine saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz. Bu kalkışmada hayatını kaybeden güvenlik güçlerimizi ve sivil vatandaşlarımızı rahmetle ve şükranla anarken, yaralılarımıza Allah’tan acil şifalar diliyoruz.

Ülkemizin en büyük sanayi bölgelerinden olan Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi, sivil idarenin ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olmaya devam edecektir. Bu hain girişimlerin sağlam temeller üzerindeki Türkiye ekonomisini ve projelerimizi olumsuz yönde etkilemeyi başaramayacağını belirtiyor, 65.000’i aşkın bölge çalışanımızla beraber her zaman demokrasinin yanında olduğumuzu ve ülke ekonomisi için üretmeye devam edeceğimizi ifade ediyoruz.

Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunu bir kez daha gösteren demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyor, bütün Türkiye’ye başsağlığı diliyoruz. Türkiye ekonomisine kazanç ve istihdam sağlamak önceliğimiz olmaya devam edecektir. Bugün bu toplantımıza katılan ve hain girişimin olduğu ilk günden beri coşkuyla karşı koyan siz değerli Çerkezköy halkına şükranlarımızı sunarken, hepinizi saygıyla selamlıyorum.”