Kimya sektörünün özellikle de kozmetikçilerin en önemli etkinliklerinden biri olan Hong Kong Fuarı’ndan dönüyoruz…
Fuara 23 firma ile katılan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçı Birliği (İKMİB) yöneticileri etkinliğe damga vurmanın keyfini yaşıyor…
Fuara 23 firma ile katılan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçı Birliği (İKMİB) yöneticileri etkinliğe damga vurmanın keyfini yaşıyor…
Meslektaşımız ve bu kuruluşun iletişim danışmanlığını yapan arkadaşımız Tayfun Uçar bu keyfi son dönemde çok sık yaşadıklarının altını çiziyor ve ekliyor…
-Güney Amerika’da birlikten güç doğacağını tüm iş dünyasına gösterdiler… Dubai’den çok moralli döndüler. Şimdi de Hong Kong başarısına imza attılar… Ama bütün bunlar bir tesadüf değil…
Tesadüf olmadığını İKMİB Başkanı Murat Akyüz’den gelen açıklamalar teyit ediyor… Şöyle diyor özetle Akyüz…
-Ekim ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 23’den fazla bir artışla 1 milyar 655 milyon dolarlık bir ihracat rakamına ulaştık.. Bu rakam bizi ihracat liderliğine taşıdı… 2023 hedefi olan 50 milyar dolara emin adımlarla ilerliyoruz…
Sektörün üniversite ile işbirliği yaparak oluşturduğu ARGE Proje Pazarı’ndan çok önemli yenilikler çıkıyor. Firmalarımız yeniliğe büyük yatırım yapıyor. Güney Amerika gibi çok önemli bir pazara bile girdik. Artık Şili’ye ürün satan arkadaşlarımız var.
Bu noktaya kolay gelinmedi… Sektörün alt gruplarından biri olan plastikçilerin sürekli yenilik üreten örgütü PAGEV’in Başkan Mehmet Uysal buna dikkat çekiyor ve ekliyor…
-Sektörde dünya artık bizi takip eder noktaya geldi… Türkiye’den dünyanın dört bir yanına plastik kaplar satan üyelerimiz var… Onların ürünleri inovatif özellikleriyle dikkat çekiyor. Artık dünyanın dört bir yanında taklit ediliyoruz. Türkiye’nin yeni yıldızı kimya sektörü. Dünya bu gelişmenin farkında… Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da bizi yakından izliyor… Ama Ankara’da kimya sektörünün yarattığı katma değer konusunda hala tam mutabakat oluşmuş değil…
Başka isimler de Ankara’nın olayın farkında olmadığına ilişkin görüşler dile getiriyor… Ama bu sektörde yeniliklerin baş aktörlerinden biri olan Biota’nın kurucusu Cihat Dündar her şeyin değişeceğine inanıyor…
-Tamam, Ankara’da bazı gelişmeleri anlatma sıkıntısı var ama moral veren bir yapı da oluştu. Biz dünyanın 50’den fazla ülkesinde varız bir Türk markası olarak… Her gittiğimiz ülkede bize destek olan bir Ankara oldu… Özellikle Bilim Teknoloji ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün her zaman yanımızda oldu… Destek verdi. Moral verdi… Bu güç bizi ABD gibi bir pazarda üst seviyelere taşıdı…
* YENİLİK YARIŞI YAŞANIYOR
Biota tüy dökme ve çıkarma konusunda birbiri ardına yeni icatlar geliştiriyor… Bu yüzden dünyanın takip ettiği bir kuruluş haline geldi. Yeni icatları kimya sektörü içselleştirmiş durumda. Ağrısız mikro iğne, zayıflatan koku, toksitlerin anne sütüne geçişini önleyen filtre son ARGE yarışmasında öne çıkan buluşlar oldu.
Sektör yeni buluşlar konusunda yarış içinde… Mehmet Erkul’un Golden Rose markası ile ürettiği içinden bilişim geçen parfüm çok dikkat çekiyor… Yine bu firmanın bir dakikada kuruyan ojesi dünyanın takibindeki ürünler arasında yer alıyor.
Pişik önleyici solüsyonun emdirilerek elde edilen ıslak mendili icat eden Ertuğrul Özder dünyaya ürün yetiştirmekte zorlanıyor.
Türkiye’nin ilk aerosol üreticileri arasında yeralan Matsan Grup’un yönetim kurulu üyesi Özgür Öztürk, 2-3 yıldır üzerinde durduğu ‘kolalı sprey’i son dönemin en önemli buluşları arasında sayılıyor.
Dalin’in de üreticisi olan Kopaş Kozmetik Food Doctor markasıyla ayak bakım ürünleriyle, Hunca’da yeni ürünü ‘She Clubber’la dünyada markaları arasında öne çıkarmaya çalışıyor.
Ayakkabı boyasında önde gelen markalar arasında yeralan ‘Sitil’in üreticisi Samur Grubu’nun Genel Müdürü Hakan Baştürk, şimdi de kozmetik sektöründe buluşlar geliştirmeye çalışıyor.
FRANSA İLE YARIŞMAK İÇİN
Özetle kimya sektörü Türkiye’nin yeni yıldızı… Herkesin bunun bilincinde olarak hareket etmesi gerekiyor. Artık kozmetikte de iyi bir yola girdik.
Fransa’ya ürün satan firmalarımız var. Ama henüz marka noktasında gerideyiz. Aynı hammadde ile yapılan parfümler çok farklı fiyata satılıyor.
Aradaki fark marka olmaktan kaynaklanıyor. Bu farkı biraz kapattığımızda durum çok değişecek. Kapatmak için marka yaratmamız gerektiğini herkes biliyor. Sektörün marka olması öncelik… Çünkü şu Türkler kimya işini iyi biliyor. İyi parfüm yapıyor imajı herkesi yukarı çekecek… Durum plastik içinde kimyanın başka alanları içinde geçerli… Durumun farkındayız… Bu bile çok önemli…
