GİRAY DUDA
Üç boyutlu baskılar, 10 yıl öncesine kadar asıl olarak prototipleme amacıyla ve kimi özel parçaların üretiminde kullanılıyor, geleceğinin ne olacağı kesin olarak tahmin edilemiyordu. Şu anda sanayinin kullandığı malzemeleri her sektör için kullanan ve diğer üretim cihazlarıyla bütünleşik çalışan üç boyutlu baskıyı, Tridi şirketi Genel Müdürü Çınar Topaloğlu ile ele aldık.
- Sayın Çınar Topaloğlu, Tridi adlı şirketinizin kuruluş öyküsünü bize anlatır mısınız?
- Tridi’nin temellerini 2013 yılında genç ve idealist mühendisler olarak attık. 3D yazıcı alanında Türkiye’nin ilk firmalarından biriyiz. Bu alanda birçok işe deneyerek başladık. 3D yazıcı üretimi ve satışı yaptık, tasarım ve üretim hizmetleri verdik. Önce Perpa’da bir atölyeye, sonra Beşiktaş’ta garaja, son olarak İTÜ Teknokent’e taşındık. İTÜ Teknokent ortaklığıyla İTÜ MAGNET FAB Tridi üretim merkezini kurduk ve işletmesini yaptık. Bu süreçte yazılım ekibi kurarak sistemlerimizi dijitalleştirmeye başladık. Sipariş alma ve üretim süreçlerimizi yazılım altyapısı ile dijitalleştirdikten sonra Türkiye’deki üretim ekosisteminde bir dijital dönüşüm yaratabileceğimiz yeni serüvenimize başladık. Şu anda yapay zeka altyapısı ile çalışan bir üretim tedarik platformuyuz. Üretim partnerlerimiz ile Türkiye’nin en güçlü üretim ağı olma yolunda ilerliyoruz.
ÜRÜNLERE KOLAY ULAŞIYORLAR
- Üretim siparişlerini online olarak aldığınız tridi.co isminde bir platformunuz var. Üretim tedariği sürecini tamamen dijitalleştirmeyi hedefliyorsunuz, peki bu süreç nasıl ilerliyor?
- Aslında oldukça basit. Tridi.co, üretim tedariği (ya da buna talebe özel üretim diyebiliriz) ihtiyacı olan kurumların siparişi verme ve ürünlere ulaşma süreçlerini kolaylaştıran, zamandan tasarruf sağlayan bir sistem sunuyor. Tridi.co yeni nesil dijital üretim tedarik platformuna yüklenen modeller anlık olarak analiz ediliyor ve online olarak anlık fiyat teklifleri oluşturuluyor. Kullanıcılar, yapay zeka destekli üretilebilirlik analizi aracı sayesinde modellerini seçtikleri yöntem ve malzeme ile üretilebilir hale getirmek için geri bildirim alıyorlar. Platformun diğer bir ucunda ise Türkiye geneline yayılmış üretim partnerlerimiz var. Müşterilerimizden aldığımız üretim siparişlerini, teknik açıdan en uygun üretim partnerlerimizle eşleştiriyoruz ve uygun kapasitesi olan partnerimizle anında üretime başlıyoruz. Üretilen ürünleri iki aşamalı kalite kontrol sürecinden geçirip, müşterilerimize teslim ediyoruz. Tüm bu süreç hem müşterilerimiz hem de üretim partnerlerimiz tarafından uçtan uca dijital olarak yönetiliyor.
PARA VE ZAMAN KAZANIYORLAR
- Peki yeni nesil dijital üretim tedariği firmalara ne kazandırıyor?
- En önemlisi, zaman. Bunu bir de maddi kazanım takip ediyor. Sürekli öğrenen, kendisini optimize eden bir yapıda olan maliyetlendirme yazılımımız sayesinde tekliflendirme süreci günler mertebesinden dakikalar mertebesine düşüyor. Ayrıca, alınan siparişleri 1 gün gibi kısa bir sürede derhal üretime alabildiğimiz için, müşteriler ürünlere konvansiyonel yöntemlere göre 2 kat daha hızlı ulaşabiliyor. Teknik açıdan ürünün beklentilerine uygun üretim partnerleriyle eşleşmeyi yapan sistemimiz sayesinde, iki kere üretim, üründe kalite problemi gibi problemler yaşanmıyor. Bu da doğrudan maddi kazanç olarak müşterilerimize geri dönüyor. Tek bir platform üzerinden tüm dış üretim tedariklerini yönetebildikleri için ayrıca dijitalleşme yoluyla verimlilik artırıyor, şirket hafızalarına katkı sağlayabiliyorlar.
PLASTİK VE METAL MALZEME KULLANIYORUZ
- Hangi üretim teknolojilerinde üretim yapıyorsunuz? Kullanılan malzemeler nelerdir?
- Başlıca 5 ana üretim teknolojimiz mevcut: CNC İşleme, 3D Baskı, Sac Metal Şekillendirme, Plastik Enjeksiyon Kalıplama ve Silikon Kalıplama. Tüm bu yöntemlerde plastik ve metal malzemeler yüzlerce seçenekle müşterilerimize sunuluyor. Ayrıca, seçilen üretim yöntemine göre değişen ardıl işlem seçenekleri de mevcut. Bu sayede ürünün son haliyle alakalı tüm üretim reçetesini platform üzerinden oluşturup, tekliflendirebiliyorsunuz.
HIZI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
- Biraz 3D baskıdan söz edecek olursak teknolojinin bugün ulaştığı yer hakkında bilgi verir misiniz? Hangi sektörlerde ne tür parça veya ürünlerin üretiminde kullanılabiliyor?
- 3D baskı teknolojilerindeki gelişmeleri üretim hızı, ürün kalitesi, maliyet ve malzeme çeşitliliği başlıkları altında incelemek en doğrusu olacaktır. Özellikle son yıllarda başta plastik 3D baskı yöntemlerinde olmak üzere üretim hızını mevcut sistemlere göre 20,30 kat gibi yüksek seviyelere çekebilen yeni teknolojiler geliştirildi. Bugün, avuç içine sığabilecek büyüklükte plastik bir dişlinin 20 tanesini 30 dakika gibi bir sürede yüksek kaliteye sahip bir biçimde elde edebiliyoruz. Hem prototipleme hem de son ürün imalatında kullanılan 3D baskı sistemlerinin hızı gün geçtikçe artıyor. Ürün kalitesine gelirsek, plastik 3D baskı yöntemlerinde yüzey pürüzsüzlüğü açısından konvansiyonel üretim yöntemi olan plastik enjeksiyona çok yakın yüzeyleri elde edebiliyoruz. Mekanik, kimyasal vb. dayanım yönünden de yüksek mühendislik standartlarında parçalar üretilebiliyor.
Metal 3D baskıda ise, ardıl işlemlerin de desteğiyle, doğrudan son ürün olarak kullanılacak özellikte kompleks parçalar üretilebiliyor. Maliyetler her geçen gün bir miktar düşmeyle birlikte, son ürün imalatında adetli işlerde hala rekabet edebilir seviyede değil. Bu nedenle bugün 3D baskı yöntemi en çok prototipleme, özel parça imalatı ve düşük hacimli seri imalatlarda kullanılmaktadır. Bu 3 alanda hız, maliyet ve kalite anlamında kuşkusuz yüksek katma değer yaratmaktadır. Konvansiyonel yöntemlere göre çok daha az olmakla birlikte, bugün genel ihtiyacı yüksek oranda karşılayacak malzeme çeşitliliği 3D baskıda mevcut. Bu sebeple hemen her sektörde kullanımı yaygın. Her geçen yıl yeni malzemeler, yeni teknolojiler geliştiriliyor ve kullanıma sunuluyor.
KORONAVİRÜSE KARŞI KORUYUCU EKİPMAN
- Kovid-19 mücadelesinde 3D üretimin çeşitli yönlerden yararlı olduğunu belirtiyorsunuz. Bu dönemde siz de özellikle 3D Baskı teknolojilerini kullanarak bir proje hayata geçirdiniz. Koronavirüse karşı üç boyutlu üretimin nasıl projelerle mücadele ettiğini anlatır mısınız?
- Pandemi döneminde tedarik zincirinin kırılmasıyla hızlı imalat teknolojileri kilit bir önem aldı. 3D yazıcılar hem koruyucu ekipman üretiminde hem de kovid için geliştirilen ürünlerin hızlıca prototiplenmesinde büyük rol oynadı. Tüm dünyada tüm mühendislerin katkı sağlamak için tasarım yaptıkları topluluklar oluştu, tüm oluşumların içindeydik. Ürünler geliştirdik ve katkı sağladık. Mart ayında hastanelere koruyucu ekipman üretmek için üretim merkezimizde DestekBizden projesini başlattık. İTÜ Teknokent’in de desteği ile inanılmaz bir ivme aldı. 5 farklı ürün geliştirdik ve 81 ilde 550 sağlık kurumuna 40.000’den fazla ürün gönderdik. Bu ürünleri de önce 3D baskı ile daha sonra seri imalat ile ürettik.
ÜRETİM TEDARİĞE DİJİTAL DÖNÜŞÜM GEÇİRİYOR
- Üretim ekosisteminde gerçekleşecek bu dijitalleşmenin ve dijital üretim teknolojilerinin 2021’de ve sonrasında nasıl bir etki yaratacağı hakkında neler söylemek istersiniz?
- Pandemi süreciyle birlikte, dünyamızda dönemsel olarak yükselişe geçmiş olan dijital dönüşüm trendi daha da önem kazandı. Sosyal yaşantımızdaki dijital araç kullanım alışkanlıklarımızı hızlı bir şekilde iş hayatına uyarlıyor, bundan fayda elde ediyoruz. İşletmeler, mevcut ekonomik konjonktüre ayak uydurmaya, Y ve Z jenarasyonlarına yönelik çalışma koşulları ve müşteri deneyimleri yaratmaya zorlanıyorlar.
İşlem hacmi ve harcanan vakit açısından üretim tedariği de dijital dönüşüme hızlıca uğrayacak başlıca alanlardan. Üretim ekosistemi içerisinde gerçekleşen işlemlerin büyük bir kısmı hala manuel. Telefon görüşmeleri, mail iletişimleri, birebir tesis ziyaretleri vb. konvansiyonel yöntemlerle süreçler işlemeye devam ediyor. Yeni nesil dijital üretim tedarik sistemi sayesinde üreticiler kendi yetkinliklerine en uygun işlere doğrudan ulaşabiliyor, müşteriler de en uygun üreticiyle çalışabiliyor olacaklar. Bu da işinde iyi olan, özellikle belli alanlara odaklanıp gelişmiş olan üreticilerin ön plana çıkmasına neden olacak.
Bunun yanı sıra müşteri deneyimi ve memnuniyeti açısından kendini geliştirmemiş olan üreticiler, rekabete ayak uydurabilmek için bu alanlarda gelişecekler. Platform etkisi sayesinde üretim tedariğinin her iki tarafında verimlilik, kalite, standardizasyon ve sürdürülebilirlik önümüzdeki 5 yıl içerisinde bugüne kıyasla çok daha iyi bir seviyeye oturacaktır.
