Üretime mobili de sokarak inovatif bir ürün oluşturduk

GİRAY DUDA

Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nin yenilikci üreticilerini tanıtmaya bu sayımızda LSS Bilişim ile devam ediyoruz. LSS Bilişim oldukça yeni bir şirket. Şirket, sanayi üretiminin her aşamasını birbiriyle entegre hale getiren inovatif ERP (Kurumsal Kaynak Planlama Sistemi) yazılımının tecrübesini tamamladıktan sonra piyasaya çıkmaya karar verdi. LSS Bilişimi ve piyasaya sürülen iddialı ürünü Üretim Koordinatörü Emrah Eryılmaz ile konuştuk.

- Sayın Eryılmaz, bilişim sektöründe yeni, yerli ve genç bir oyuncu olarak boy gösterdiniz. Çalışmalarınız ne zaman ve nasıl başladı?

- Aslında hikayemiz şöyle. Ben 2003 yılında Sanifoam Sünger'de Planlama Departmanı’nda çalışmaya başladım. O dönem şirketlerin çoğunda olduğu gibi özellikle planlama konusunda bir çok altyapı eksikliği ile karşılaştım. Ben de genç bir endüstri mühendisi olarak üretim hattını aksatmayacak planlamayı yapmakta zorlanıyordum. Sabah akşam planlama yapmaya çalışıyor, çeşitli çıkış noktaları arıyordum.

Planlama işi o kadar kompleks ve karışık bir iş ki hem üretimi çok iyi takip etmeniz gerekiyor. Hemen, tak diye bitmiyor. İşlerimi toparlayabilmek için geç saatlere kadar şirkette kalmam gerekiyordu. Kendi planlamamızı halletmek için piyasada bu işleri yapabilecek bir yazılım göremedim. Access'te, visual basic komutlarıyla ufak bir program yazdım.  Yeni gelen siparişleri iş emrine dönüştürüp, onları üretime kağıt çıktısı olarak dağıtıyordum. Bunlar barkotlu çıktılardı. Operatörler, üretim sahasına koyduğumuz barkod okuyuculara onları okutuyor, hangi üründen ne kadar ürettiklerini sisteme giriyorlardı. Böylece, biz ne planladık, üretim ne üretti, onu rahatça takip etmeye başladık. 2003 - 2004 yıllarında devreye aldığımız bir programdı bu.

ŞİRKETLERİN ORTAK SORUNU

Daha sonra firma içindeki rotasyonlarla, Kalite Bölümü’ne geçtim. Kalite Bölümü’nde,  doküman yönetiminden düzeltici faaliyet takibine kadar benzer eksiklikleri giderdik. Kontrol planları ve giriş kalite kontrollerinde düzeltmeler yaptık. Hemen ardından Üretim Müdürlüğü döneminde, özellikle verim takibi, fire takibiyle ilgili büyük sıkıntılar yaşadık. Bunlar firmaların en büyük problemidir. Şirketler ürünleri üretirken ne kadara, kaça ürettiklerini, ürünün maliyetlerini kesin olarak bilemiyorlar. Burada kurduğumuz veri takip sistemiyle, bir yıl içerisinde üretim verimliliklerini yüzde 30'lara kadar artırdık. İnsanı takip edecek bir puantaj sistemi getirdik. Bir ürünün ne kadar sürede üretilmesi gerekiyor ve fiili olarak ne kadar sürede üretiliyor? Arıza kayıtlarından personel performans takibine kadar yüzde 30 dolayında üretim artışı sağladık.

PROFESYONELLİĞE ADIM ATTIK

- Herhalde bu düzenlemeler size yeni ufaklar açtı.

- Gerçekten de öyle. İşte 2003 yılında başlayan bu macera, 2013'lere geldiğinde, bir amatör olarak, bu aşamalara geleceği çok da tahmin edilmeyen bir yazılımın macerasıdır. Bu aşamada, biz artık profesyonel bir yazılım geliştirelim dedik. Kendi yazılımımızı geliştirdik. Bu yazılım şu aşamaya kadar işimizi çok iyi gördü. Artık firmamız da büyüyor ki 2003 yılından 2013 yılına kadar, 10 yıl içerisinde 10 kattan fazla büyüdü. Durum böyle olunca, şiddetle yerli yazılımları araştırmaya başladık. Hem Türk, hem yabancı neredeyse bütün yerli firmalarla görüştük. Çok iyi yazılımlar vardı ama özellikle yabancı yazılımların maliyetleri çok yüksekti. 150 bin, 200 bin eurolardan bahsediliyordu. İmplementasyon, uygulama-yerleştirme sırasında bir o kadar daha ödemeniz gerekiyordu.

Bunların karşısında Türk yazılımları da vardı. Onların da üretim sektörüne uygunluğu yetersizdi. Örneğin, bizim şu anda oluşturduğumuz sisteme göre çok zayıf kalıyorlardı. Oturup bir değerlendirme yaptık ve profesyonel bir adım atarak ticarileşme kararı aldık. Çünkü bu yazılım Sanifoam'ın 10 yıl boyunca ihtiyaçlarını karşıladı. Çok da iyi kullanıldı.

DENETİMLERDE ÇOK ÖVGÜ ALDIK

Özellikle otomotiv yan sanayi niteliğindeki bir firma olarak çok sık dış denetim, müşteri denetimleri geçiriyoruz. Kalite standartları eğitimleri geçiyoruz. Yaklaşık yılda 18 - 20 kez uluslararası üretim yapan müşteriler tarafından denetleniyoruz. Neredeyse iki haftada bir denetleniyoruz. Evet, ana sanayi ile çalıştığımız için durum böyle. Her denetlemede, özellikle kalite ve üretim takip ayağında, ana sanayi temsilcileri tarafından çok övgüler aldık bu programla ilgili. İnsanlar biz şimdiye kadar böyle bir şey görmedik, ne kadar pratik yapmışsınız, gerçekten tam amacına yönelik, dediler.



KOSGEB DESTEĞİNİ KULLANDIK

2003 yılında özellikle ERP araştırmasını yaptıktan sonra işe girmeye karar verdik. LSS Bilişimi böylece kurduk. Burada da KOSGEB desteğini kullandık. Çünkü aslında inovatif bir ürün çıkartmayı planladık.

LSS Bilişim'in açılımı Lean System Solutions, yani Yalın Sistem Çözümleri'dir. Ürünümüzün inovatif tarafı var. Özelikle üretimden, depodan veri toplamak için Android ve İOS sistemleri kullanıyor. Aslında çağın gereği de o. Şu anda bunu bire bir yapan bütünleşik ERP de yok piyasada.

OPERATÖRLER İÇİN BÜYÜK KOLAYLIK

- Böylece mobil cihazlar sistemin önemli bir parçası değil mi?

- Geçmiş yıllardaki üretim takip sistemini kurduğumuzda, 14 bin metrekarelik fabrikamızda beş noktaya bilgisayar koymuştuk. Operatörler bu beş noktadan veri girişi yapıyorlardı. Operatör bir şeye bakacaksa, veri girişi yapacaksa kendi masasından kalkıp oraya gitmek zorunda kalıyordu.

Biz ise, artık mobil çağdayız, biz neden bunu mobil uygulamalarla yapmayalım dedik. Çok da pratik.  Önce yazılımını yaptık. Planlamanın yaptığı iş planı online olarak anında elindeki tablette görülüyor. Bütün iş talimatları, teknik resimler gibi bir operatörün ihtiyacı olan her şey hiçbir dosya ve evrak karıştırılmadan tabletten izleniyor. Sadece düğmeye basarak üretim başlatılabiliyor veya durdurulabiliyor.

SİSTEM ENTEGRE ÇALIŞIYOR

Hatta şöyle bir entegre sistem yaptık. Bu bir ERP paketi aslında. Satış, satın alma, üretim planlama, depo, maliyet kısımları, kalite bakım kısımları yer alıyor ama asıl inovatif tarafı olan tablet ve mobil uygulamalardan bahsetmek istiyorum. Depo, üretim ve kalite entegre biçimde çalışıyor. Planlamanın oluşturduğu üretim çizelgesine göre ihtiyaç olan miktarlar, deponun tabletinin önüne düşüyor. Oradan tek tuşla, örneğin hammaddenin üstüne basıp fipo sistemine uygun hangi raftan hangi malzemeyi alması gerektiğini görüyor. Böylece üretime sevkini yapabiliyor. Bundan üretim bölümünün haberi oluyor ve malzemeyi çekip üretime girişiyor. Üretimden kaliteye mesaj gidiyor. Kalite onayı vermek için kaliteciler tableti alıp üreticilerin yanına gidiyor. Daha önce kalite biriminin hazırladığı kontrol planları doğrultusunda kontroller yapılıyor. Onlar anında sisteme işleniyor. Eğer bir uygunsuzluk durumu varsa yine tablette rapor tutuluyor.

KOSGEB’DEN İNOVASYON DESTEĞİ ALDIK

- KOSGEB’in parasal desteği de size fayda sağladı elbette. KOSGEB, hangi sınıftan destek verdi?

- Evet, böylesine inovatif bir proje olduğu için KOSGEB kolayca destekledi bizi.  ARGE – İnovasyon sınıfından iki yıl boyunca destek aldık. 300 bin TL civarında bir hibe desteği kullandık. KOSGEB desteğiyle bilgisayar mühendisleri istihdam ettik. 2015 yılında yazılımımızı tamamladık. 2016 yılında da satılabilir hale getirdik.



MUHASEBE PROGRAMLARIYLA ENTEGRE

- Kaç bilgisayar mühendisi istihdam ettiniz?

- O dönem dört kişiyi istihdam etmiştik. Bunlardan ikisi bugün de işlerine devam ediyor. Projeyi başarıyla tamamladık. Hatta geçtiğimiz aylarda yeni bir destek daha aldık KOSGEB’den. ARGE- İnovasyon sınıfında, başarılı bitirilen bir projenin sonunda ürünün ticarileştirilmesi için endüstriyel uygulama desteği yapılıyor. Bu da 1.5 yıllık bir destek. Bu destekle, eksikleri tamamlayıp ticari satışa hazır hale getiriyorsunuz.

HERKESİN BEKLENTİSİNİ KARŞILIYOR

Yani ürünümüz inovatif ve piyasada olmayan özelliklere sahip. Biz üretimciyiz ve üretimcinin dilini iyi anlıyoruz. Ne istediklerini biliyoruz. Çünkü en başta biz kullanıyoruz. Ne zorluklar çektiklerini de iyi biliyoruz. İşçinin nasıl davranacağını, depocunun neden hoşlanıp, neden hoşlanmadığını, genel müdürün beklentilerini,  patronun ne görmek istediğini net olarak biliyoruz. Ben üretimi, maliyetini, kalitesini bilmek istiyorum. Bunların hepsini garanti altına almak istiyorum. Yani operatörün hata yapmamasını, kalitecinin düzgün ölçülerde görev yapmasını, depocunun doğru hammaddeyi vermesini, planlamacının doğru biçimde planlama yapmasını, satın almacının doğru hammaddeyi almasını istiyorum. Bunların hepsini yaşıyorum.

Şunu da belirtmek isterim ki programımız muhasebe çalışmalarını içermiyor. Ben muhasebeci değilim. O ayrı bir uzmanlık konusu. Ama en çok kullanılan muhasebe programları ile entegre çalışıyor. Logo, Mikro, Netsis gibi programlarla uyumlu çalışıp eş zamanlı veri gönderiyor.

PROGRAMIN SATIŞINA BAŞLADIK

- Artık grup şirketleri dışında satışlara başladınız mı?

- Evet. Bizim grup şirketlerini saymazsak piyasaya açıldık, birkaç dış şirkete satış yaptık. Yazılımın modüler bir yapısı var. Bizim programımızda kullanıcı sınırı yok. Genelde muhasebe paketleri kullanıcı limitleriyle geliyor. Ama entegre çalıştığı için bizim programı alıp kullanıcı limitini aşabiliyor. Satış-satın alma paketimiz, Üretim planlama paketimiz, Depo otomasyonu paketimiz var.

TABLETLER YETERLİ OLUYOR

- Depo otomasyonunu biraz daha açar mısınız?

- Depo otomasyonunda, android sistemlerin avantajı, barkod okuyucu olarak depolarda kullanılabilmesi. El terminalleri endüstriyel cihazlar ama aynı zamanda pahalılar. Tanesi 700 - 800 dolardan başlıyor. Biz, 200-300 TL bandındaki tabletlerle aynı işi yapıyoruz. Büyük depolarda bunlardan onlarca kullanılıyor. Artık telefon ve tablet kullanımı herkes için son derecede kolaylaştı. Bu nedenle çok güzel bir çözüm sunuyoruz müşterilerimize. Kalite paketimiz de doküman yönetiminden uygunsuzluk düzelticiliğe kadar kaliteye dönük bir çok aşamada devrede oluyor.

MODÜLER SATIŞIMIZ VAR

- Peki, paketi tümüyle değil de parça parça almak mümkün mü?

- Evet, çünkü bu yazılımın modüler bir yapısı var. İhtiyaçları ne ise onu alıp istedikleri gibi kullanabilirler. Bir de mobil paketimiz var. O da üretim, kalite ve depo otomasyonunu içeriyor.

ŞİRKETLERİN GÜVEN SORUNUNU AŞACAĞIZ

- Şimdi bu aşamaları geçtiniz ve piyasaya açıldınız. Nasıl çalışmalar yapıyorsunuz, beklentileriniz neler?

- Elbette ki işimiz çok kolay değil. Biz yeni bir firmayız ve bu sektörde devler var. İnsanlarda güven oluşturmakta tabii ki zorlanıyoruz. Şirketler daha önce çok olumsuz deneyimler yaşamışlar. Küçük firmalardan yazılım almışlar, daha sonra firmalar ortadan kaybolmuş. Ya da taahhüt edilenler yerine getirilmemiş. O nedenle kimileri bizim gibi yeni firmalardan ürün satın almayı riskli buluyorlar. Onlara hak da veriyorum.

Buna karşılık Sanifoam Şirketler Grubu’nun parçası olmak gibi bir avantajımız var. Bu büyük grubun yıllardır kullandığı bir yazılım olması da güven verici.

EN GÜNCEL ÇİZİM KULLANILIYOR

Bizim programımız bana göre inovatif bir ürün. Tam eşi benzeri, bire bir karşılığı piyasada yok. Bu program, üreten ve kontrol eden kişilerin veri girmesine dayanıyor. Üretimden kağıdı, doküman dağıtımını kaldırıyorsunuz. Örneğin bizim grupta kullanmaktan vazgeçtiğimiz kağıtların parası ile 4 ay içerisinde tüm tabletlerin parasını çıkardık.

Şirketlerde teknik çizimlerin dağıtılması tam bir derttir. Çünkü sürekli revizyon olur. Siz gidip eskisini alıp revize edilmiş olanını koymak zorundasınız. Eskisi bir şekilde, mutlaka bir yerde kalır ve yanlış üretim yapılır. Ben de üreticiyim ve bunu bir çok kez yaşadım. Bu sistemde o riski ortadan kaldırdık. Her zaman en güncel çizim önümüzde oluyor.

PROGRAM İŞLEVSEL KULLANIMI ÇOK KOLAY

Karşılaştığımız bir başka zorluk da şu. İnsanlar, benim işçim adını daha zor yazıyor, bunu kullanıp veri giremez, diyor. Onlara da şunu söylüyorum. Bırakın işçileri, benim annem babam bile akıllı telefonu, Facebook ve Instagram’ı çok usta biçimde kullanıyor. İşçinizi küçümsemeyin. Çalışanınız sizden çok daha iyi telefon kullanıyor olabilir. Şu anda mobil çağdayız. Bir yandan Endüstri 4.0’a hazırlanırken bu tarzda uygulamalara geçmek zorundayız.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106