Öne Çıkanlar İKV BAŞKANI AYHAN ZEYTİNOĞLU ÇOSB Kreş ve Gündüz Bakımevi KPMG TÜRKİYE Sinem Cantürk TÜRK Eximbank irtibat bürosu açıldı GİRAY DUDA

Şirketler dijital dönüşüme mecbur

GİRAY DUDA

Dijital Dönüşüm Danışmanı ve ME Consultancy şirketinin başkanı Murat Erdör, dijital pazarlamanın bugün geldiği noktaya dikkat çekerek, üreticilerin bundan böyle tüketicilerin özel taleplerini göz önünde bulundurarak satış yapabileceklerini, bu nedenle her şirketin dijitalleşmeye mecbur olduğunu söyledi. Murat Erdör ile şirketlerin ve kurumların dijitalleşmesini, yeni kavramları ve dijital pazarlama stratejilerini konuştuk.

- Sayın Erdör, günümüzde dijital altyapı olanaklarının üretici ve tüketicilere sunduğu fırsat ve seçenekler aslında üretilen malların satışlarını daha zor ve karışık hale getirdiğini söyleyebilir miyiz?

- Çok uzak değil yakın bir dönemde, yani dijital dönemden önce üretim şekillerinin ağırlıklı olarak bir ürün ya da hizmetin tasarlanması ve piyasaya sürülmesi şeklinde olduğunu görüyoruz. Günümüzde ise üretim anlayışı yalnızca ürünün tasarlanması ve piyasaya sürülmesi çalışmalarından ibaret değil.

KULLANICILARIN İSTEKLERİNE GÖRE ŞEKİLLENİYOR

Piyasaya sunulacak ürünler ve hizmetler artık kullanıcıların istekleri doğrultusunda şekilleniyor. Diğer bir deyişle, günümüzde teknoloji ve üretimsel gidişatın yönünü belirleyen toplumun kendisi. Üreticilerin topluma bakış açısını ise demografik yüzdelerin yanında tüketicilerin eğilimleri, yaşam tarzları, davranış şekilleri belirliyor. Zamanında, sunulan her ürünü kabul eden bizim gibi tüketiciler bile artık kendi isteğimiz dışında bize sunulan bir ürün ile karşılaştığımızda buna burun kıvırıp başka bir markaya hızlıca yönelebiliyoruz. Hatta alışveriş öncesi internetten yorumlara bakıyor, gerekirse sosyal medya kanallarından şikâyet olup olmadığını kontrol ediyor ve alışverişi buna göre şekillendirebiliyoruz. Peki gelecekte tüketiciler nasıl olacak ve markalar bununla alakalı ne tip hazırlıklar yapacaklar?

Y KUŞAĞI İNTERNET KUŞAĞI

- Gerçekten de bizim kuşağın bir dükkana gidip çok büyük olasılıkla oradaki ürünlerden birisini satın aldığımızı hatırlıyorum. Üniversite çağı ve üstündeki bugünkü Y kuşağı ise satın alacağı ürüne ilişkin tüm bilgileri derinlemesine biçimde aldıktan sonra, alternatif ürünlerin özelliklerini, satış seçeneklerini ve yerlerini de öğrenmeyi ihmal etmiyor. Yani ikna edilmesi çok daha zor bir tüketici olarak davranıyor.

- Günümüz toplumunda azımsanmayacak bir kesim zamanının çoğunu internette geçiriyor. Yeni nesil olarak bahsettiğimiz Y kuşağı, interneti kullanmayı çok iyi biliyor. Bir ürünü satın alacakları zaman çok kısa bir süre içerisinde o ürün ile ilgili hemen hemen her türlü içeriğe, bilgiye erişme gücüne sahipler. Y kuşağı teknolojinin getirdiği bütün değişimlere ayak uydurarak bu değişimleri benimsemiş durumda ve bu kuşaktan bir şey saklamak mümkün değil. İnternet üzerinden satışı olmayan ürünler ise bu kuşak tarafından tamamen bir eksiklik olarak kabul ediliyor.

TEKNOLOJİ BÜTÜN ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİRECEK

Teknolojinin getirdiği bu büyük değişimler ve ona çok hızlı ayak uyduran yeni nesil ile beraber gelecekte internetten alışveriş yapmak alışverişin büyük yüzdesini oluşturacak. Geleceğin şirketleri doğru müşteri kitlesini belirlemek ve belirledikleri müşteri kitlelerin eğilimleri yönünde hareket etmeye başlayacaklar. Teknolojiyle beraber gelen bu zorunluluk neredeyse bütün alışkanlıklarımızı değiştirecek ve değiştirmeye başladı bile.

Z KUŞAĞI DAHA DA ZORLAYACAK

- 2000 yılı sonrasında doğan Z Kuşağı ile Y kuşağının özelliklerini daha da ileriye getirecek herhalde.

- Evet, Y kuşağı olarak bahsettiğimiz şu anki gençlerimiz, teknolojiyle yeni buluşan ve geçmişle günümüzü görebilen kesim. Y kuşağını takip eden ve hemen arkasından gelen Z kuşağı ise bambaşka bir kuşak olarak karşımıza çıkıyor. Z kuşağı, Y kuşağından farklı olarak şirketler ve üreticiler için daha zorlayıcı bir kuşak olacak. Z kuşağı istediğini elde edebilen ve kolay beğenmeyen bir kuşak. Ancak bu kuşağı anlamak ve isteklerine uygun üretim yapmak başarılı bir iş sonucu elde etmeyi sağlayabilecek.

SEÇİCİ DAVRANAN TÜKETİCİYE EN İYİ SUNULACAK

Geleceğin tüketici profilinin en büyük özelliği, önünde birçok seçeneği olduğundan seçici davranması. Şirketler seçici davranan tüketiciye en iyiyi sunma yolunda iyileştirmelere gitmek zorunda kalacak. Bu da kalite artışının ve tüketici ile kurulabilecek en sağlıklı ilişkiye ulaşmanın önünü açacak. Tüketici gelecekte başrolde olacak. Ona sunulan seçeneklerden almak zorunda olmadığını bilerek onun isteğine yönelik şekillenen üretim planları ile kendisini memnun hissedecek. Kısacası müşteri kraldır veya müşteri her zaman haklıdır, cümlesini artık daha fazla duyuyor olacağız.

DOĞRU HEDEF KİTLEYE DOĞRU ÜRÜN

- Aslında online alışverişin son birkaç yıl içerisinde çok hızlı büyümesi hem tüm şirketlere yönelik uyarı veriyor, hem de geleceğin Pazar koşullarını bir çok yönüyle ortaya koyuyor.

- Bugünün gidişatı aslında bizlere birçok ipucu sunuyor. İnsanlar hayatlarında artık alışverişe zaman ayırmayarak, internet üzerinden ihtiyaçlarını gideriyor. Gelecekte bu oran hızla artacak ve insanların alışveriş alışkanlıkları kökünden değişecek. Burada şirketlere düşen en büyük görev doğru hedef kitleye doğru ürünü sunmaları. Yeni neslin satın alma alışkanlarını takip etmek, onlara düşen büyük sorumlulukların en başında geliyor.

Şirketlerin ve üreticilerin başarı yakalaması için hedef kitlelerini gerçekten çok iyi tanımaları gerekiyor. Öncelikle yeni gelen Z kuşağı hakkında araştırmalar yapmalılar. Satın alma alışkanlıklarının teknoloji ile beraber geliştiğini ve bu yeni kuşağın her şeyden haberdar olduğunu unutmamalılar. Çünkü Z kuşağı en iyi olanı çok kısa süre içerisinde öğrenebilme yeteneğine çoktan sahip olacak. İyi bir araştırma, iyi bir sunum ve çok çalışma ile şirketlerin geleceğin tüketicilerine hitap edebilmeleri ve başarılı olmaları mümkün. Bunları yaparken en son teknolojik gelişmeler ile kendilerini donatan firmalar özellikle yeni kuşaklar tarafından daha çok tercih edilecekler.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM KOBİ’LER İÇİN ZORUNLULUK

- On milyonlarca kişilik, bu özelliklere sahip tüketicilere satış yapmak, yani onları ikna edebilmek için şirketlerin ne gibi değişim, dönüşüm çalışmalarına girmeleri gerekiyor?

- 4. Sanayi Devrimi ile başlayan dijital dönüşüm sadece büyük firmaları etkilemeyecek. Dolayısıyla dijitalleşme KOBİ’ler için bir tercih meselesi değil. Ancak KOBİ’lerin önlerinde aşmaları gereken bir çok engel var. Bilgi, finans, yetişmiş insan, teknik altyapı gibi kaynaklarındaki yetersizlikler, dijital dünyanın ve yeni teknolojilerin karmaşık yapıları ve güven eksikliği KOBİ’lerin dijitalleşirken karşılaştıkları başlıca temel sorunlar olarak gözüküyor.

KOBİ’lerin dijital dönüşüm çağında ayakta kalmak için atmaları gereken adımları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Müşteri Zekası

Hangi kanaldan gelen müşterilerin daha fazla gelir sağladığını, mevcut müşterilerinin alışveriş sıklığını, en son alışveriş yapılan tarihlerin ve harcanılan paranın görülmesini sağlayan modellemelerin kullanımı, pazarlama stratejilerinde KOBİ’leri sektörlerinde bir adım öne geçirebilecek unsurlardan biri durumunda.

  • E-posta pazarlama

Herkese aynı mesajı gönderen KOBİ’lerin satış anlamında fazla şansı yokken, kişiye özel e-posta gönderimi, KOBİ’lerin daha fazla geri dönüş almalarına olanak sağlıyor. Web sayfasında tüketicilerin gezindikleri kategorilerin ve ürünlerin bilgisini kullanarak kişiye özel e-posta atan KOBİ’ler rekabette ön plana çıkabilecek.

  • Mobil pazarlama

Mobil cihazlarla her şeyi yapabildiğimiz günümüzde KOBİ’ler mobil uygulamalar aracılığıyla müşterileriyle daha fazla iletişim halinde kalabiliyor. KOBİ’ler mobilde yapacakları hedefleme çalışmalarıyla sektörlerinde ön plana çıkma şansına sahip olabilecek.

  • Bulut teknolojisi

Kullanıcılar arasında bilgisayar kaynaklarının paylaşılmasına olanak tanıyan Bulut Teknolojisi, tüm verilerin internet ortamında saklanmasını ve istenildiği an sunucular üzerinden kullanılmasını sağlıyor. Bulut teknolojisi kullanan KOBİ’ler internete bağlanan her türlü cihazdan sahip oldukları belgelere ulaşabilme ve çalışabilme imkanına sahip. Ayrıca KOBİ’ler bu teknoloji sayesinde depolama alanı sorunları, bozulma, kırılma gibi faktörlerle de karşılaşmıyor.

  • Ölçümleme araçları

KOBİ’lere ait hedef kitlelerin bıraktığı dijital izlerin ilgili firma ya da marka tarafından sayısal değerlere dönüştürülmesi anlamına gelen ölçümleme, KOBİ’nin ürettiği ürün ve hizmetlerin başarısını gözlemleme olanağı sunuyor. Günümüzde kullanılan ve ölçümleme için en yaygın olarak kullanılan araç Google Analytics. KOBİ’ler Google Analytics verilerini kullanarak, ürün ve hizmetlerinin başarısını ölçümleme şansını yakalayabiliyor.

  • Sosyal medya reklamları

Sosyal medya hesaplarımıza her an her yerde bağlıyız ve bu bizleri, reklamların potansiyel kitlesi haline getiriyor. Sosyal medyanın yarattığı bu durum, KOBİ’lerin hedef kitlelerine doğrudan ulaşmasını sağlarken, aynı zamanda ekonomik açıdan tasarruf etmelerini de olanak sunuyor.

  • Büyük veri depolama

Müşterilere ait verilerin sağlıklı şekilde toplanması ve verimli şekilde analiz edilmesi, önemli gündem maddelerinden biri olmayı sürdürüyor. Sahip oldukları büyük veriyi yönetebilen KOBİ’ler, rekabette bir adım öne geçerek hem verimliliklerini ve karlılıklarını artıracak hem de kişiye özel mesaj gönderdikleri için farkındalık yaratacak.

  • Fijital Pazarlama

Dünya’da bu süreç yaklaşık beş sene önce başlamış olsa da Türkiye’de fijital kavramının geçmişi henüz çok yeni. Yaklaşık 3-4 senedir Türkiye’de konuşulan fijital kavramı, fiziksel ile dijital deneyimleri harmanlayarak tüketiciye en doğru yoldan ve ölçümlenebilir şekilde ulaşılmasını sağlayacak yöntemlerden biri olacak.

  • Yapay Zeka

Artık birçok alanda hizmet vermeye başlayan makineler ve yazılımlar da, tıpkı canlılar gibi topladıkları verileri işleyerek yeni şeyler öğreniyorlar. Öğrenen makinelere en yakın örneği, hemen her gün girdiğiniz Facebook. Yazılım, okuma alışkanlıklarınızı, kimin profilinde daha fazla vakit geçirdiğinizi, hangi gruplara ya da sayfalara yorum yaptığınızı sürekli kontrol ederek öğrenme sürecini geliştiriyor. Gelecek yıllarda Facebook örneğinde olduğu üzere öğrenmeye programlanmış yazılımların sayısı giderek artacak. Bu yazılımlar pazarlama ve dijital sektörler başta olmak üzere, birçok sektörün hedef kitlelerini doğru tespitine bir adım daha yaklaşılmasına olanak sağlayacak.

  • Mesajlaşma Aplikasyonları

MIRC ile başlayan mesajlaşma geleneği, son dönemde Whatsapp ile hızla yükselişini sürdürüyor. Dünya genelinde aynı anda milyarlarca ileti bir kullanıcıdan, kullanıcı ya da kullanıcılara iletiliyor. Baş döndürücü sayıların olduğu bu alanda mesajlaşma aplikasyonlarının sayısının ve içerisindeki reklam alanlarının artması bekleniyor.

  • Live streaming videolar

İçerik her zaman kraldı ancak şimdi videolu içerikler daha da bir kral. Tüm sosyal medya platformlarının “live streaming” destekli bir altyapıya dönmeleri ile birlikte “izle ve geç” kavramı bu alanda iyice oturmaya başlayacak. Facebook’un ardından Twitter’ın da video içeriklerine dair düzenlemeleri, kullanıcıların ve bu alana ilgi duyan markaların daha sık şekilde video paylaşmalarını sağlayacak.

  • AR Pazarlama

Augmented Reality (Artırılmış Gerçeklik) son zamanların öne çıkan, pazarlama ve reklam sektörlerinin popüler konularından biri. Cihazların cisim tanıma özelliği kullanılarak, sanal nesnelerin gerçek görüntülerin üzerine bindirilmesi olarak tanımlayabileceğimiz Artırılmış Gerçeklik, müşterilerle bağlantı kurma ve katılımı artırma açısından yenilikçi ve yaratıcı bir yol olarak kabul ediliyor. Bu teknolojinin yaratacağı pazarın, 2022 yılına kadar 117.4 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

  • Kısa Süreli İçerik

Periscope ile başlayan ve Snapchat, Scorp gibi uygulamalarla devam eden kısa süreli içerik kavramı, sosyal medyaya yön vermeye devam edecek. Paylaşılan içeriklerin belirli bir süre ile yayında kalması, markaların da stratejilerini bu hızlı tüketim çağına göre düzenlemesini gerektiriyor. Facebook’un canlı yayınları, Instagram Stories gibi uygulamalar “hızlı ve sonlu içerik” kavramını destekliyor.

  • VR Pazarlama

Son dönemde teknolojisi ve popülerliği iyiden iyiye artan Virtual Reality (Sanal Gerçeklik) ve 360 derecelik videolar sayesinde pazarlama uzmanları, hedef kitleleri ile nasıl empati kuracaklarını ve onların davranış biçimlerini nasıl daha iyi anlayacakları öğrenmeye çalışıyorlar. Müşteriye sunulacak deneyimin önceden görülmesine ve hissedilmesine olanak sağlayacak sanal gerçeklik deneyimleri sayesinde birçok kurum, müşterisiyle daha sıkı bağlar kurma yoluna gidecek.

  • Chatbots

Yapay zeka formlarının hayatlarımıza girmesi şeklinde tanımlayabileceğimiz Chatbotslar, telefon ve bilgisayarlarımızı kullanma biçimimizi kesin olarak değiştirecek gibi gözüküyor. Chatbotslar, gelecekte kullanıcıların söylediklerini çok kısa sürede analiz edecek ve kullanıcıların isteklerini yerine getirmek için onları yönlendirecek uygulamalar olarak daha fazla hayatımıza girecek.

  • Sanal paralar

Baş döndürücü düzeydeki hızlı yükselişiyle sanal paranın web dünyasında popüler olmasına yol açan Bitcoin, hiçbir merkezi otoriteye bağlı olmamasıyla dikkat çekiyor. Adını sıkça duysak da Bitcoin tek dijital para birimi değil. Günümüzde Bitcoin dışında oldukça popüler hale gelen ve altocin olarak adlandırılan Ethereum, Litecoin, Namecoin, Primecoin, Zcash gibi birçok yeni sanal para birimi mevcut. Bitcoin ve altcoin gibi sanal paralar popülerliklerini artıracak ve dijital alanın yükselen trendleri olmayı sürdürecek.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner112

banner111

banner110

banner109

banner108

banner106